aşkımız bir gün uçup giderse aramızdan sevgilim
sırt çantalı bir duman gibibir melekle çarpışan kelebeğin kanadından dökülen toz
bir çağlayanda sürüklenen bir dal parçası gibi
istemediğimiz yerlere giderse aşkımız sevgilim yalnızca kanatlarına güven
kendi yarattığımız boşluğun ucunda sıkı sıkı tuttuğumuz bir kapı koludur yaşam
ve aşk, en derin kuyumuza düşen keman yürüdüğümüz yollar daralırken
Devamını Oku
sırt çantalı bir duman gibibir melekle çarpışan kelebeğin kanadından dökülen toz
bir çağlayanda sürüklenen bir dal parçası gibi
istemediğimiz yerlere giderse aşkımız sevgilim yalnızca kanatlarına güven
kendi yarattığımız boşluğun ucunda sıkı sıkı tuttuğumuz bir kapı koludur yaşam
ve aşk, en derin kuyumuza düşen keman yürüdüğümüz yollar daralırken
Söz, kalemin ucunda bir damla mürekkep gibi süzülürken, ben onun içinde var olurum. Kimi zaman aşkın, kimi zaman firkatin hüzünlü bir yankısıyım. Kelimelerim, derûnî bir sevdadan, kaybolmuş bir vuslattan ve adı konmamış bir bekleyişten doğar.
Gecenin en tenha saatlerinde ruhum kaleme dokunur, kalem kâğıda… Böylece mısralar bir âh olur, bir niyaz olur, belki de bir derman arar kendi içinde. Divan şairlerinin izinde, eski kelimelerin derinliğinde, modern duyguların sarayında bir yolcuyum. ...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!