Dargınım talihe kadere bahta
Hergünüm ızdırap her anım ahta
Üstümde gazete altımda tahta
Sancılar uyutmaz geceler beni
Bir cahillik ettim şeytana uydum
Atatürk,e küfür eden it,lerin
Yallandığı kapı belli yer belli
Soyu Sütü bozuk olanlar bilmez
Tarih yazmış yigit belli Er belli
Türk,ün yiğit Başbuğ,una iftira
Ne zaman maziyi hayal edersem
Ne vakit el uzatıp bana gel dersem
Hangi gün gezdiğimiz parka gidersem
Hep seni düşünüp....... ben ağlıyoru
Başımı yastığa daha koymadan
Boş yere çırpınıp dövünüp durma
Gidenler sebepsiz gitmez Aygülüm
Nafile ağlayıp saç basın yolma
Sevenler ihanet etmez Aygülüm
Birazcık düşünüp kafanı yorsan
Aşktır arkadaş
Gençliği bir çiçek gibi solduran
Gönüllere hüzünleri dolduran
Gururları yerden yere vurduran
Gözü kör olası aşktır arkadaş
Uzun yıllar geldi geçti aradan
Uzak kaldım el obamdan sıladan
Unutmadım şahidimdir yaradan
Sen beim el yetmez yerde açımsın
Yüzü gülmez kör talihli bacımsın
Devletler kudurmuş Milletler azmış
Kefenler biçilmiş mezar kazılmış
Atlaslar çizilmiş ferman yazılmış
Felaket kapıda çok can yanacak
Yakanlar yaktıranlar lanetle anılacak
Hani ülküdaştık ülkümüz vardı
Yüzlerce marşımız türkümüz vardı
Tertemiz mazimiz öykümüz vardı
Bölük pörçük eyleyip ayırdılar bak bizi
Affeden alçaktır alçaklar sizi
Aldırış eden yoktur ahvalime
El olmuşum elim mahcemalime
Agit yakıp şu perişan halime
Ağladıkça ağlayasım geliyor
Sessiz ve sedasız issiz yer bulup
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!