En Sade Evde, En Derin Sevgi
Bir duvarın çatlağından sızan rüzgâr gibi,
Sessizce gelir gerçekler,
Sözsüz bir annenin gözünden dökülen yaşta gizlidir hakikat.
Ne saraylar, ne yüksek mertebeler
İnsanı insan yapan,
Bir lokma ekmekte bölüşülen dostluktur.
Kimi zaman en parlak ışık,
En karanlık odada yanar...
Yalnızlıkla konuşur,
Kendi içine çökmüş duvarların yankısıyla dost olur.
Bir mum, bin feneri utandırır bazen,
Karanlık, onun dilinde anlam bulur.
Ve en derin sevgi,
En sade evde yaşanır.
Ne altın var, ne ipek perdeler...
Ama bir bakış, bir tebessüm yeter orada;
Bir yürek, başka bir yüreğe sessizce bağlanır.
Sevda, bazen bir çayın buğusunda saklıdır,
İki elin sıcaklığında ebediyete uzanır.
Ey zaman, şahit ol buna
İnsan ancak küçüldükçe büyür,
Alçaldıkça yücelir.
Ve dünyayı değiştirenler,
Çoğu kez kimsenin bilmediği odalarda,
Kimsenin okumadığı mektuplarda yaşar.
Şiir, bazen bir yoksulun duasıdır;
Bir çocuğun düşü, bir babanın teri...
Ve işte o zaman,
Bir kelime, bin ömre bedel olur.
Ve işte o zaman,
Bir pencere açılır içimize doğru,
Ne dışarıda kalan sesler, ne içerde susan gölgeler—
Sadece kalbimizin attığı yer olur yeryüzü
Kayıt Tarihi : 20.7.2025 20:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Huzurun ve mutluluğun parayla değil sevgiyle olduğunu anlatır bu şiir
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!