Bazen bir kalbin kırıldığını hissetmek,
İçindeki fırtınanın ne kadar derin olduğunu anlamak gibidir.
Bir zamanlar hayatımızda olan,
Sonra kaybolan o insanlar gibi…
Belki de gerçekten gitmediler,
Bizi terk ettiler,
Ve biz kaldık, hüzünle, kırgınlıkla.
Ama şunu unutmamalıyız,
Aşk dediğimiz şey, bir ölüme dönüşmeden de var olabilir,
Eğer gerçekten hissediyorsak.
Bir gün geri döneceğimizin umuduyla,
Bazen sevdamızı gövdemize gömmek,
Yalnızca beklemek gibi gelir.
Ve bilirsiniz,
Gözyaşları bazen dilinden daha derindir,
Sözler yerine, acının dokunduğu kalp…
Birçoğumuz,
Hayatın en güzel anlarını yaşayamadan,
Düşlerin, kırgınlıkların ve geçmişin yükünü taşırız.
Ama işte asıl acı da burada:
Beklemek, zamanın çarklarında kaybolmak,
İçindeki eksik parçaları tamamlayamamak.
Ve biz;
Birbirimizi sevmenin, kırılmanın, affetmenin ve unutmanın
En derin halini yaşarken…
Bir arayış var, bir dua var.
İçimizdeki kaybolan sevda,
Bizi yorgun bir şekilde ama umutla bekler.
Bir gün, belki, geçmişin tüm izlerini silip
Yeniden bir araya gelmek gibi…
Ama önce,
Bize her gün dua etmemiz gereken bir kalp gerek.
Bize, hayatta kalmamız için sadece dua etmemiz gerek.
Aşk dediğimiz şey,
Ölmeden önce ölmemeli,
Yaşarken, içinde bir anlam barındırmalı.
Ve biz, o aşkı yaşarken,
İçimizdeki boşluğu, kalbimizi doldurmalı,
Çünkü gerçek acı,
Bizi bir arada tutan,
Bizi sonsuza kadar birlikte kılacak olan şeydir.
Kayıt Tarihi : 5.3.2025 06:12:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
41 yaşında olmak ve hissetmek..
bazen çeşitli kılıklarda dalıveriyor yaşamımıza. Bazen sevinç oluyor
Bazen de hüznün kendisi olup dalıyor yaşamımıza ..
Okumaktan haz aldığım şiirlerden di. Kutlarım.
TÜM YORUMLAR (1)