Bu gece muğlak bilmecelerle çıktı karşıma rüyalarım,
Aksine bir o kadar netti kafamdaki hülyalarım.
Muhayyilem geceyi bile güne çevirmeye hazırdı.
Kalbim her gece aklımdaki doğruları kazırdı.
İçimde yıllardır bitmek bilmeyen kesafet…
Biliyorum,sen küçüksün otur!diyorlar.
Genç Osman'ın tahta çıktığı yaşı bilmiyorlar.
Sen onlara öğretirsen,
Seni adam yerine koyarlar
Anayasa diyor ki:sen daha çocuksun!
Belki bendim yolundan gidemeyen.
Engebeli yolda sağa sola ilerleyen,
Sırtımda çanta, ağzımda geviş getirerek
Belki de bendim yanlış yolda ilerleyen.
Düz yolda yürümem, istemem.
Evdeyim, canım sıkkın; kafamda deli sorular...
Dışarıda yerin dibine girmeyi bekleyen borular...
Çeşitli insanlar var dışarıda, bu yaz gününde.
Bir çocuk bağırıyor, kızartma istiyor öğününde.
Biraz düşünüyorum, ne gariptir çocuk olmak.
Bağırmak istiyorum, bağırabildiğim kadar.
Belki o zaman anlarsınız beni.
Dersiniz: “Ne seveni vardı ne de gideni.”
Anlaşılmak isterim ben de herkes gibi
İnsanlar anlamıyor, inan bana kalem
Dostum var bir tane benim,
Teselli eder olursa kederim.
Kimsesiz kalırsam eğer,
Onun yanına giderim.
Alın ana dualarını,
Yıkın düşman duvarlarını,
O pis adamların akıllarını,
Başlarından alın,alnınızın akıyla
O Şahi toplarıyla
Şeyhülislam dedi hacca gitmeyin.
Ülkeyi muhtaç etmeyin.
Bunu yanlış anladı bir beyin.
Padişahlar dinsizdir deyin.
Padişah mecburdu ülkede kalmaya.
Güneş kendini gösterirken bir ufuk vaktinde,
Çiçekler açıyor, kuşlar uçuyor kaya dibinde.
Onca yıldız neden bıraktı öylece güneşi?
Ayın da kalmaz, güneşin battığı gün eşi.
Ağaçlar, neden böyle bakınıp durursunuz?
Toplama-çıkarma ile girdi hayatıma malum bilim dalı.
Onu mu bundan, yoksa bunu mu ondan çıkarmalı?
Toplamada parmakla sayma, dedi öğretmenim.
Şimdi bunu ben dersem ben de mi öğretmenim?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!