(*) Emirdağın Gülü (Al Fadimem)

Ekrem Kazan
30

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

(*) Emirdağın Gülü (Al Fadimem)

EMİRDAĞIN GÜLÜ (Al Fadimem)

Emirdağ etrafı, sarılmış duvar,
İhanet entrika, ne istersen var,
Dört duvar içine, sıkıştırılıp,
Fadime Kadir’e, edilmedi yar.
*
Bir ışık dahi yok, dört yanı perde,
Hiç mi çare yok, bu kadar derde,
Fadime’yi zorla, gelin etmişler,
Beden başka yerde ruh başka yerde.
*
İnsan sevdi ise, sorgulanır mı?
Gönül bir olunca yargılanır mı?
Ölümüne inat, yürekten seven,
İki kalpten biri, sargılanır mı?
*
Tutmuş zaptiyeler, girmiş koluna,
Nasıl yapılır bu, seven kuluna,
El ayağı bağlı, bu taş hücreden,
Kadir’i canını, verse yoluna.
*
Bu yola baş koydu, can pahasına,
Gönlünü kaptırdı, erin hasına,
Lakin Fadime’ye, yar etmediler,
Efe Kadir’inin, düştü yasına.
*
Töreden kaçanın, kaçı birleşti,
Bu tür destanlara, kaç mezar eşti,
Yıllarca yakılan, ağıta rağmen,
O günden bu güne, neler değişti.
*
Seven yüreklerde bırakırken iz,
Birimiz değil ki, suçlu hepimiz,
Kafada bu tabular, yıkılmadıkça,
Daha ne ağıtlar, yakacağız biz.
*
Duyarsız kaldıkça, ağıt yaktıkça,
Dizimize vurup, dövüneceğiz,
Tarihe şöyle bir, dönüp baktıkça,
Acı destanla mı, övüneceğiz.

.
© Bu şiir 'telif hakları yasası' korumasındadır. Kaynak belirtilmeden kopya edilemez.

Ekrem Kazan
Kayıt Tarihi : 16.10.2008 15:01:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Al Fadimem (Evlerinin Önü) 1 Evlerinin önü yoldur Yoldan geçen karakoldur Gurban olam sarı gelin Gel testini bizden doldur Al Fadimem bal Fadimem Yanakları gül Fadimem Uyan uyan sabah oldu Namazını gıl Fadimem Şu dağların burcu musun Kız boynumun borcu musun Gurban olam sarı gelin Sen kötünün harcı mısın Al Fadimem bal Fadimem Yanakları gül Fadimem Uyan uyan sabah oldu Namazını gıl Fadimem Evlerinin önü satır Atlı geçer güpür güpür Gurban olam sarı gelin Gel de bizim evi süpür Al Fadimem bal Fadimem Yanakları gül Fadimem Uyan uyan sabah oldu Namazını gıl Fadimem Koyun yola dizilirdi Bağlı ipler çözülürdü Ahranımış gavur oğlan Buz olsaydı çözülürdü Al Fadimem bal Fadimem Yanakları gül Fadimem Uyan uyan sabah oldu Namazını gıl Fadimem Al Fadimem suya gider Su yolunda çalım eder Çalım etme al Fadimem Ben cahilim aklım gider Al Fadimem bal Fadimem Yanakları gül Fadimem Uyan uyan sabah oldu Namazını gıl Fadimem Bu hikaye, Emirdağ’da yaşanmış gerçek bir aşk öyküsüdür. Yıllardır söylenir durur. Yıllardır da hikayesi anlatılır bu türkünün. Artık sadece Emirdağlılar’ın değil, türkü seven herkesin dilinde bayraklaşan Al Fadimem türküsünün kahramanları kimlerdir? Yaşadıkları olay nedir? Sonları ne olmuştur? Bu ve benzeri soruların cevapları farklı zamanlarda, farklı insanların açıklamaları, hikayeleri, anlatımları ile cevaplanmaya çalışılmış; özde türkü benimsenmiş ve önemsenmiştir. Efe Kadir ile Al Fadime’nin aşkı geçmişte yaşanmış gerçek bir aşk öyküsüdür. Çünkü; onlar türkü dizeleriyle aşk destanlarını zaten yazmışlardır. Bu nev’i olayların illa da hikaye ya da roman şeklinde okuyucuya aktarılması şart olmadığı gibi Fadime ile Efe Kadir’in bizlere bıraktıkları türkü dizeleri, altmış yıldan beri, bu aşkın masumiyetini, güzelliğini ve unutulmazlığını muhafaza etmektedir. Morcalı Aşireti’nden bu iki gencin dudaklarından dökülen aşk dizeleri efsaneleşmiştir. Al Fadime’nin Avustralya’da yaşayan kızı Leman Bostan’ın annesi hakkında ki açıklamaları şöyledir: Bu aşk serüveni bundan altmış yıl önce yaşanmıştır. Al Fadime; Emirdağ’ın Sağırlı Köyü’ndendir. Emirdağ Cevizli köyü eski adıyla (Konara) Köyü’nden Efe Kadir namıyla, Kadir Kilci isimli delikanlı ile Al Fadime birbirlerini severler. Bu köyler o zaman Bayat’a bağlıdır. Her ikisi de Morcalı Aşireti’ne mensuplardır. Efe Kadir, Al Fadime’yi ailesinden o günün törelerine uygun bir şekilde istetir. Fakat köyün en güzel kızı, al yanaklı, selvi boylu, ardı kırk belikli güzel Fadime'yi, Efe Kadir’e vermezler. Bunun üzerine Efe Kadir Fadime'yi kaçırmaya karar verir. Birbirini seven sevgililer kaçarlar. Ancak; Fadime’nin dayıları, o günün Morcalı Kolu’nda adı-sanı anılan, gözü kara, Babayiğit kişilerdir. İyi niyetle yola çıkan genç aşıkların bu küçücük aşk kervanını yakalamaya çıkarlar. Zira olayı hazmedemezler. Aşka, sevgiye, gönül sesine kulak veren yoktur. Sözde namuslarını kurtaracaklarını düşünürler. Oysa; Fadime, Efe Kadir’in helali olacaktır. Çok geçmez sıkı takip sonucu genç aşıkları Emirdağ merkezinde yakalatırlar. Sorgu hakimi, yaşının küçüklüğü nedeniyle Al Fadime’yi ailesine teslim eder. Efe Kadir de cezaevine gönderilir. Bir süre sonra Al Fadime de ailesinin baskısıyla kendi köyünden Musa Bostan, nam-ı diğer Kara Musa isimli şahıs ile evlendirilir. Fadimesi elinden alınan Efe Kadir dokuz ay mahkumiyetten sonra tahliye olur ve köyüne döner. Güzün atılan tohumlar, hasata dönüşmüş, haşhaş çizimi, arpa buğday biçimi gelmiştir. Morcalı Aşireti tamamiyle arazide, doğadadır. Haşhaş kozasına atılan çizgi, bıçağının ağlattığı kozağı görenler, koyun güden çobanlar, koyundan süt sağan gelinler, Efe Kadir'in türkülerini mırıldanmaya başlamışlardır artık. Tırpancılar işe başlamış, rüzgarla kelle döğen ak buğday başakları, poşulu tırpancılara teslim olmuştur. Dönüm başı yapıp, tırpanını “bileği taşı”'yla bileyen tırpancılar, nefes buldukça Efe Kadir'in hapishanede dokuz ay boyunca Fadimesi'ne yaktığı türkülerini çığırmaktadırlar. Türkünün sözlerinden de anlaşılacağı üzere; Efe Kadir, türkülerini Fadimesi elinden alındıktan sonraki dönemlerde yakmıştır. Türkülerinde Fadimesi'ne duyduğu sevda, ayrılığın acısı nakış nakış işlenmiştir. Fadime'nin Kara Musa ile olan evliliğinden altı çocuğu olmuştur: Güleser-Şehriban isimli ikizleri, Mustafa, Leman, Rasime ve Ali Osman... Üçüncü çocuğu olan Mustafa, yıldırım düşmesi sonucu vefat etmiş olup, diğer beş kardeş hayattadır. Yaşadıkları aşk türküye dökülen ve tüm sevdaları türkü sözleriyle anlatılan Fadime ile Efe Kadir’in yanan gönüllerinden dökülen sevgi sözcükleri sarışın, pembe yanaklı, sırma saçlı, uzunca boylu, ceylan bakışlı Fadime kıza, Al Fadime ünvanını kazandırmıştır. Morcalı Aşireti'nde ata binme, cirit oynama, lacivert urba giyme, Ege'de Manisa Yöresi'nde olduğu gibi kasket üzerine poşu dolayıp Emirdağ'a, Yukarı Maçaklı, Aşağı Maçaklı köylerinden geçip, Özburun Değirmen deresinden Bolvadin'e inmek, vilayete gitmek disiplin gösterilen şeylerdir o zaman. Gerek Köroğlu Beli'ne vardığımızda, gerek Bolvadin istikametinden seyir ederken Efe Kadir ve Al Fadime akla gelir. Alfadimem Türküsü her çalındığında sevdiğine kavuşamamış, sevdasını gönüllerine gömmüş yiğit Emirdağ Gençlerinin havas olduklarının fululaşmış hatıraları yaralı yüreklerini parçalar. Havası sert insanı mert, yiğidin harman olduğu, Emirdağ’larının Morcalı Aşireti'ne ait tüm köy ve obaları tabiat hali güzel ve bakirdir. Fadimeleri, Efe Kadirleri ve sevgileri yeni açan çiğdem çiçekleri, tabiat ana gibi güzeldir. (Metin AKIN / ELMADAĞ)

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Yüksel Önaçan
    Yüksel Önaçan

    Mükemmel bir çalışma. Sanırım eksik yan kalmamış.
    Kutluyorum.
    İzninizle Facebook'a ışınlıyorum.
    Saygı önceliklisevgiler.

    Cevap Yaz
  • Süleyman Sönmez
    Süleyman Sönmez

    Emirdağ kültürü ve sosyal hayatından ilhamalarak yazdığınız şiiriniz çok ustalıklı destansı bir şiir. Tebrik ederim.

    Cevap Yaz
  • Sevim Aslanalp
    Sevim Aslanalp

    hayatın içinden manzaralar.yüreğinize sağlık......tebrikler...teşekkürler.....

    Cevap Yaz
  • Yüksel Önaçan
    Yüksel Önaçan

    'Bağlı bahçe bozulur mu,
    Koyun yola dizilir mi,
    Hadım imiş gâvur dölü,
    Bağlı olsa çözülürdü...' .........Yüksel Önaçan

    Cevap Yaz
  • Safiye Korkmaz
    Safiye Korkmaz

    Anadolunun bağrında nice aşıklar doludur Fadime'msi...İçli tecrübeler içli şiir...içli müzik..siz niyetlisiniz kalbimizi incitmeye anlaşılan...

    Teşekkürler üstadım...tebrikler...

    Saygılarımı sunarım...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (9)

Ekrem Kazan