Silgi kullanmadan
resim çizebilseydim eğer
incinmemiş hayatın
doruğunda olurdum.
dalgaların dili olsaydı
yada ben dalga olsaydım
neler anlatırdım
yada anlatamazdım
Benden senin resmini
çizmemi isteselerdi
hayır
çizemem derdim
seni çizgilere sığdıramamki!
öylesine derin
hiç sorgulamamıştım seni
neden?
niçin?
diye
hiç sormamıştım
geç mi kaldım?
gece herşeyi örtmekte
demiş ozanım
evet
Gece sabaha dönmekte artık
karanlık kendini usul usul
aydılığın kucağına bırakmakta
Ne kadar zor
birini beklemek
ne zaman
ne şekilde
geleceğini bilmemek
ya hiç gelmezse?
Tokat yemiş gibiyim. Hiçbir şey bana ait değilmişçesine hafifim.
Kaybettiğim bir şey olduğunu biliyor ama hissedemiyor gibiyim.
Sonra da o şeye görüş hizamda yeniden rastlamış, ama gidip almaya tenezzül edemeyecek kadar yorgun gibi hissediyorum. İçimde bir şeyler hüzün şarkılarını çağırıyor.
Bazen bomboş bir çuval gibi bazen "yeniden nasıl uçarım" düşüncelerine dalan bir kuş gibiyim. Adının harflerine dokunmayacak yeni kelimelerle, bu sevgiyi bırakıp kaçmak istiyorum. Sen, bir şeyleri fark ediyor ama hiçbir şey yapmıyorsun. Sen sana benzemiyorsun artık.
Saatler dakikaları
dakikalar saniyeleri kovaladıkça
her şey daha zorlaşıyor.
Zaman herşeyin ilacıymış
kim demişse
bana göre değil.
Ufukta kızıl kanatlar belirdiği an,
güneş ayrılırken sensiz dünyamdan
kaderimle baş başa yalnız kaldığım zaman,
fırtınaya tutulan
çilekeş BEDENİMDİR......
Yıldızlar saklanınca bulutların ardına
Belki de bir daha karmaşık olamayacak kadar,
dökülüyorum sana beyaz sayfa.
En sevdiğim renge, koyu kara hislerimi aktarmak,
dokunuyor biraz bana.
Oysa o hisler de bembeyazdı bir ara.
Nasıl değişiyor insanoğlu ve
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!