Kaç gün ağlamalıyım !
Yüreğimin bahara tekrar durması için...
Kaç of çekmeliyim içimdeki yangının sönmesi için...
Söylesene kaç küfürde seni öldürmeliyim,
Bende yok olman için...
Kaç defa daha, kaçlar sorusu sormalı bu benlik...
Boşluklar ne kadar derin
Düşersem çıkamam biliyorum
Bilmediğim ise gerçek mi yoksa düşmüsün
Hiç bir şey tesadüf değil kabul
Muştu musun yoksa hüsranlara mı davetsin.
Bir kadın vuruldu!
Öyle alelacele değil planlayarak,
Bir kadın vuruldu, yaşamayı hak etmiyordu,
Adı Çiğdem di ama bir çiçek kadar değeri yoktu.
Bir kadın vuruldu, mutlu günde halaylar çekilirken,
Duydum ki adımı aşıklar meclisine yazdırmışsın,
Geceyi sabahı birbirine katmışsın,
Selamını kuşun kanadın da salmışsın,
Ben sende çıkmaz sokak bilesin.
Ayaklarının altını öperim kadın dersin,
Ben dadaş kızıyım, anadolunun bağrın da yoğrulmuş soyum,
Özüm de mertlik yüreğim de merhamet tohumları vardır,
Soğuk memleketin sıcak insanı,
Dadaş kızı benem.
Dönüp tarihe baktığım da künyem de yine dadaşlık baki,
Ben azla yetinen bir yüreğe sahip değilim
Sokulmayacakttın bu kadar yüreğime
Kaldıramadı bak sevdan beni,yeksan olduk.
Benim babam acıların kisvesini erken giydi,
Aldığı her darbede oturur sessizce sigarasını yakardı,
Haram bilmedi haksızlık bilmedi,
Sert görünüşlü naif yürekli babam.
Küçük kızın büyüdü,
İnsan silmeye resimlerden başlarmış.
Sildim...!
Son gülen resmini.
Bahçemde çıkan ayrık otuymuşsun,
Filizlerine aldandığım...
Sen bende ,yolumun huzur taşları
Kuytu izbelerden denize inen yokuş
Karanlığın,sorgulamaların son bulmuş hali
Sevgili
Sen benim ruhumun ,denize çıkan sokakları gibi.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!