Bir kelebeğin yaşamını bilir misin?
Ömrü saatlerin arasına sıkışmış gibi yaşar
Zaman kanlı bir cellât gibidir onun için
Siyah düşlerime yağan beyaz umutlar gibi aydınlatmıştın
Karanlık bahçelerimi…
Acı tohumlarım kayboldu sanmıştım yanılmışım
Yenilerini ekmişsin ben görmeden gözyaşlarınla öyle suladın ki
Kalbimi kapladılar sen gittikten sonra
Nefes aldırmıyor, hiçbir mutluluk kapısını açtırmıyor
O sarmaşıklar, dikenleri kalbimi kanatıyor
Âşık bir oğlanın yaktığı acılı türkülerde hala sana sesleniyorum
Kanayan kalbimle
Duygularım öldü evet ama hala sen varsın o lanet yüreğimde
Ah bir sıkabilsem şu işe yaramaz kafama değer mi ki ölmeye
Beyoğlu’nda bir cumartesi gecesi ışıklı bir tabelanın altında
Bir ceset görürsen kafanı çevir,
Çünkü kalbimi sökeceğim acının neşteriyle içinde sen olacaksın
Aman ha sakın tanımasınlar seni
Yoksa yolda yürürken yüzüne tükürürler
Ben böyleyim işte bir cebimde kahkahalarım ötekinde gözyaşları
Kefensiz bir ölüyüm.
Ama tabutum camdan tıpkı kalbim gibi, tekrar doğmayacak kırıklarım.
Gözyaşlarım yok kalbi olmayan bir ölüyüm artık
Hadi şimdi gel ve son kez göm beni olmayan kefenimle.
Kayıt Tarihi : 13.7.2007 15:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!