devrime ve sana aşıktım isabella...
bunu yoldaşlarım bilirdi
ve dalga geçerlerdi benimle
hangisini daha çok seviyorsun diye...
yalan söylerdim ben de
haykırırdım yüzlerine...
devrimi seviyorum elbette
kahkahalar mavzer gibi patlardı
sierra maderna dağlarının eteklerinde...
son gece
şafak sökerken
senin koynundan çıkmak
ölüm gibiydi isabella
bu yüzden alev gibiydi tenim
çok ateşliydim
hep sen de yaşamak için...
lakin gitmeliydim
tütün ve haber bekliyordu yoldaşlar..
sabaha dek hiç durmadan yürüdüm
düğünümüzü
doğacak bebeğimizi
falanjistlerin yenilgisini
ve devrimin zaferini düşünerek...
gün ağarırken
gamalı haçlı teyyareler geçiyordu
ben tam mundaca köprüsündeyken...
birden köprünün altından
frankonun köpekleri çıktı
ve pusuya düştüm isabella...
ellerimi bağladılar
kayalara sırtımı dayadılar...
gözbağını reddettim
guernica göğü tanıktır buna...
ve uzağa çok uzağa
hayaline baktığımda
mavzer sesleri yankılandı
dağların yamacında...
sen ve yoldaşlarım bilsin ki
partizanca düştüm isabella...
yurdumun toprağına...
Kayıt Tarihi : 13.12.2011 20:47:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!