Hep bir elmanın yarısı gibi gördüm sevdiklerimi
Kabuğunda güneş izleri,
İçinde çiçek açacak bir çekirdek umudu.
Ama bıçak her değdiğinde,
Öteki yarıda çıktı kurtlar:
Beyaz, kıvrık, özsuyu emmiş
Ve bana bakan o küçük siyah gözler…
"Belki şanssızlık," dedim,
Yenisini kestim, aynı bıçakla.
Yine aynı çürük, yine aynı kurt.
Dedim ki, "Belki bıçak körelmiştir."
Ama ellerim kanadı keserken,
Acı, bildiğim tek dürüstlüktü.
Sonra düşündüm:
Belki ben, kabuğa fazla güvendim,
Çekirdeği gömmeyi unuttum toprağa.
Belki sevgiyi hep ortasından böldüm,
Yarısını onlara, yarısını yalnızlığıma verdim.
Belki de çürüten,
İki dilim arasına sıkışan ellerimin teriydi…
Şimdi soruyorum:
Kurtlar mı seçti beni,
Yoksa ben mi besledim kurtları?
Her ısırıkta çıkan solucan,
Yüreğimin karanlık mahzeninde biriktirdiğim 'keşke'ler miydi?
Ve itiraf:
Belki de elma değildi sorun,
Ağacın köküne sızmıştı çürük…
Söyleyin bana, suç kimde?
Her ekşi damlayı şerbet diye içtim ben,
Kendi payıma düşen 'acı'ya 'sevda' dedim.
Şimdi bıçağı kırdım,
Elma ağacını kökünden söktüm—
Kurtlar yesin diye değil,
Çürüklüğün kaynağı görsün diye!
Çünkü suç bende değil,
Tohumu besleyen toprağın kendinde…
Kayıt Tarihi : 7.4.2025 20:04:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!