akdeniz zil zurna şakaklarımda
erguvan ağacı güler yüzlü
duraklarda ağlıyorum
bakışların mayıs yağmuruna bırakınca uçurumlarımı
gidişin başkalaşınca tüm anlam arayışlarıma
yangınlar bile hile hurda
yalan dolan
ben yalan nedir bilmem
gerçeğimi buldum sendeki inatçı gerçekte
sulu sepken boşluklarda
ellerimin ellerine tesadüfü
kızgın şişler basarken darmadağın kanıma
kirli kış bataklarına gömülüyor ruhum
hiçbir kurtuluşum yok biliyorum
sonlarım korkak
ölüm açmıyor kitabımın kapağını
sözcük dağarcığım zayıf
saç tellerini sayıyorum konuşmak yerine...
seni düşünürken ayrı ayrı yollarda çocuklaşıyorum
bütün çıkmazlar tatsın diyorum yokluğunla avunmayı
söğüt saçlım...serin ölümler gölgeleyemez
bölüşmek acelemizi...
ağlamak için olsun çıkmıyor sesim
soylu ayrılığımıza ayakta susuyorum
güzelliğinin sadeliğini
ayakta karşılarken sonsuz ötesi
akşam geceye fit
gece sabaha
zaman sonsuzluğa
ve kuşlar maviyi unutur
sensizlik başımdayken
alçakgönüllü ölemem...
ömrümün turna katarı
gidersen
yalnızlığım darılır göçebe hallerine
türküler düşmez peşine tek neşemin
kalmak öksüzleşir
kalmaya kıyamam
kalamam hiçbir yerde...
Kayıt Tarihi : 13.5.2011 00:29:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Kağan İşçen](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/05/13/ellerimin-ellerine-tesadufu.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!