Yürüdüğüm yolun inceliğine bakmadan geçerken karşı kıyıya dökülen cümlelerin ardına saklanmıştım. Korumasız ve savunmasızdım yaşadıklarım beni katılaştırmıştı ve işte bu yüzden şeytanın asasına dokunmadan yürüyordum.
Önümde uzanabildiğim kadar umut vardı ve ben o umudun peşinden yalçın kayalıklara tırmanmayı bile göze almıştım. Kimdim neyin peşindeydim hiç düşünmüyordum. Yürüyordum sadece yüreğimde senin sevdan, gözlerimde senin siluetin ve yanımda senin nefesini hissederek.
Hayatın yozluğuna inat senin varlığındı beni hep ayakta tutan yaşamımda adını adımla birlikte yazdım, attığım her adım sen, aldığım her nefes sendin. Yaşamım yaşamına eşleşmişti ve biz değil ben olarak yaşıyordum.
Duygularımın her ezilişinde parçalanmış dizlerime rağmen yeniden ayağa kalkıyordum,
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Gitmelerin ardında bırakılan acılar, bir selamı bile vuslat gören yürek........Çok güzeldi sevgi ve selamlarımla.
Sn: Avcı,
Bu güzel eserinizi,
Beğeniyle okudum.
Yüreğine salık
Kalemin daim olsun.
Başarının devamını diliyorum.
Dost kalemi kutlarım+10+ant
Nice güzel paylaşımlara.
Sevgi ve saygılarımla....
Sonu nasıl biter bilinmez ama, her zamanki gib, şiirsel bir anlatımla dile getirilmiş koyu bir sevi öyküsüydü ve tabii çok güzeldi Fatma Hanım.
Kurgusal olduğunu umarım, çünkü böylesi sevebilen bir yüreğe, hak ettiği sevgiyi vermeyen bir kişi gerçek olamaz bence,
Yaşanmamış bile plsa, sevgiyi, sevmeyi böyle tarif edebilen güzel yüreğinizi ve o yürekteki duyguları şirselliğini zedelemeden satırlara dökmeyi başaran usta kaleminizi, yürekten kutluyorum.
Gönül dolusu sevgi ve saygımla,
Ünal Beşkese
Böyle bir yazıyı bir tek kişi yazabilir:))
Bende Hamza arkadaşım gibi..Offff..Offff,diyeyim ve tebrik ederek gideyim..
Saygımla...
offfff offf demek geldi içimden, aslında kayıtsız kalmazdım ben böylesi güzel yürek döküntülerine, hiç tarzım değildirama gel görki ne yazsam bir tarafı eksik kalacak, en iyisi tebrik edip hazznı duyarak bir daha okumalı içe sindire sindire...
Sahici yaşama bakarım artık düşünebiliyorum hayaller çok uzak
bana, her hayalin ardından ağlamak istemiyorum artık, sadece düşlerime sahip çıkamıyorum…
Sadece yaşamımı düşlere yatıramıyorum,
sadece nefeslerim düş ardı olamıyor
sadece bakışlarımdan korkuyorum, bir de boşluktan, boşluğa bakmaktan korkuyorum, sadece sahipsizlikten korkuyorum bu yüzden sahipliyim kendi kendime
bu yüzden sahteciliği sevmiyorum bu yüzden sinsi aşklara inanmıyorum bu yüzden pervasız kalamıyorum sinsiliğe bu yüzden uzaklaşıyorum ıssızlığa doğru ve sadece kendimle yetinmek istiyorum kendi kendime…
Satın alamayacağım çok şeyin olduğunu biliyorum bu yüzden çok şey isteyemiyorum hayattan,
Senden,
senden olmayan her şeyden kopuk yaşıyorum,
yetiniyorum ve de kendimle yetiyorum hayatın dar zamanlarının zor şartlarına
seni sevme pişmanlığına hiç ulaşamadım, belki de ulaşmak istemedim, kavruldum kendi kanımla, kendi terimle ama gene de sende yalvarıcı olmadım
gene de sende pişmanlıklı olmadım,
elde ettiğim her şey yetindiğim oldu…
Sana seni yazdım,
sana kendimi yazdım,
kendimi yazarken o kadar sakındım ki bilmeni istemedim,
beni benle üzme,
üzülme üzme kendini…
Mustafa yılmaz
ANT+10
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta