Sahra sessizliğindeyim,
bir gölge çıkar yol ararım mısralarımda,
en çokta sinsi garabetler dumur eder beni böyle zamanlarda
Uykusuz notalar takılır dilime, ergeç esecek bir güz senfonisi adımlarım...
Rüzgar refaketinde yürürüm, geçmişten kalanımın çeyrek dimağıyla.
İspat istemez karanlığım,
bedbah bir gökyüzünün doğurduğu kolpa bulutlarla gelir üstüme hüzün,
tam o anda kopar fırtınam, kundakçısıysa yine o zemheri veda...
Kaç hatır bekledim unutulmuşluğuma
Kaç isyan bastırdım kan revan...
Kalbimi mübtela ettiğim kısır ikrarlara kaç anlamdan kılıf diktim ellerim nasır...
Toprağı çoraktı talihimin, heybemde bir kurak iklim ezberi pür gam...
Oysa nereye eksen orda bitecekti, öylede şımarıktı cebimdeki acemi tohum
Olmadı yeşeremedim kendimce telaşsız,
güneşe susamış filizlerimin üstüne en fütursuz tenhalarını örtüp gittiler,
ne yazık açmadan soldum.
Zifirdi bu gidişatım, bal gibi bilirdim de...
Beni asırlar boyu sefil edecek birkaç efsunlu düşün ısrarcısı oldum.
Fatma Atmaca
Kayıt Tarihi : 25.3.2022 00:43:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Fatma Atmaca](https://www.antoloji.com/i/siir/2022/03/25/efsunlu-dus.jpg)
beğeni ile okudum
TÜM YORUMLAR (1)