Aşkın evrenselliği; şarkılar,şiirlerde.
Sınır tanımayan aşk,yaşanır gönüllerde.
Diliyorum Allah'tan aşk hükmetsin dünyaya,
Ellerimi kaldırdım; barış için duaya.
Aşk evrensel efsane,geçti binlerce sene;
Efsane olan aşklar,hatırlanıyor gene.
Mavi, maviydi gökyüzü
Bulutlar beyaz, beyazdı
Boşluğu ve üzüntüsü
İçinde ne garip yazdı...
Garip, güzel, sonra mahzun
Devamını Oku
Bulutlar beyaz, beyazdı
Boşluğu ve üzüntüsü
İçinde ne garip yazdı...
Garip, güzel, sonra mahzun
DEĞERLİ ABİM;
MÜSADE EDERSENİZ ŞİİRİNİZİ BİR ŞİİRLE YORUMLAMAK İSTİYORUM.
TEBRİKLER.
SELAM VE DUA İLE.
KeReM YaŞaMıŞ oLSa
Bu öyle bir devir ki sevdalar yalan olmuş
Aslı için yanmazdı Kerem yaşamış olsa
Sevdaların yerini hayvanî şehvet almış
Leyla’yı hiç anmazdı Mecnun yaşamış olsa
İnsan Hakk’a dikilip Mal’a boyun eğince
Kullara kul olmayı hepten benimseyince
Şirin paragöz olup hani Kat/Yat deyince
Asla dağdan inmezdi Ferhat yaşamış olsa
Gösteriş budalası her gün bir çeşit giyen
Gönlü erkek çöplüğü türlü türlü halt yiyen
Sevdasını satarak hani makamın diyen
Arzu kıza kanmazdı Kamber yaşamış olsa
Maşuku gördüğünde timsah gözyaşı döken
Gezen tavuk misâli devamlı pislik keken
Bir lokma bir hırkaya yüz burup burun büken
Zühre’yi hiç tınmazdı Tahir yaşamış olsa
Uçkur düşkünlüğünü gereği sanıp aşkın
Para ayıbı örter diyecek kadar pişkin
Şatafat müptelası etikete çok düşkün
Selvi kıza dönmezdi Emrah yaşamış olsa
Sevgilinin yoluna süpürge etmiş saçı
Sol göğsündeki sızı acıdan daha acı
Yeter ki para görsün ebu ceddi taklacı
Kerem’i dost sanmazdı Aslı yaşamış olsa
Uçkur altı beyninde şehvet onulmaz yara
Ahlak anlayışını sallandırarak Dar’a
Her limanda sevgili arayan kart zampara
Mecnun ile yunmazdı Leyla yaşamış olsa
Utanmaktan vareste mumla aranır arı
Kırdığı cevizlerin bin bir olmuş miktarı
Geçmişine küfreden taş ocağı tüccarı
Ferhat’a el banmazdı Şirin yaşamış olsa
Hareketleri tuhaf konuşması biçimsiz
Altın tasta sunulsa zehir gibi içimsiz
Megaloman bir manyak geçimsiz mi geçimsiz
Tahir ile onmazdı Zühre yaşamış olsa
Meydanı boş bulunca nara atıp çağlayan
Sıkıyı gördüğünde tabanları yağlayan
Namerdin kapısında sabah akşam ağlayan
Kamber’e can sunmazdı Arzu yaşamış olsa
HİDDETÎ der dünyada kara sevda kalmamış
Seviyorum sananlar aşk gölüne dalmamış
Doğduğu günden beri asla adam olmamış
Emrah’la dert dinmezdi Selvi yaşamış olsa
Fikret Oğuztürk
Bu şiirin hikayesi:
BİNLERCE YILLIK TARİHİNDE SADECE VE SADECE MADDEYE TAPAN BATI MEDENİYETİ AŞKI PEK BİLMEZ.
EVİRİP ÇEVİRİP ÖNÜMÜZE YALNIZ “ROMEO VE JÜLİETTE” LERİNİ GETİRİRLER.
GEÇMİŞİMİZDE EFSANE OLAN NİCE AŞKLAR VARDIR KAYDA ALINAMAMIŞ.
YA ŞİMDİ?
ŞİMDİ BATILILAŞTIK.
ARTIK MADDE EKSENLİYİZ.
AŞK SANDIKLARIMIZI ŞİİRDE İFADE ETMEYE ÇALIŞTIM.
SİZİN ANLAYACAĞINIZ İSTİSNALAR MÜSTESNA AŞK MEŞK HAK GETİRE.
'Silahı tutan eller,kurusun birer birer,
Kurşun yerini alsın,namludan çıkan güller. '
Dilek güzel. Göle maya çalmakgibi bir şey! Tutar mı tutar. Tebrikler yüreğe.
Savaşlar olsun ama yalnızca aşk savaşı.
Aşka değer verenler,kazansınlar savaşı.
Silahı tutan eller,kurusun birer birer,
Kurşun yerini alsın,namludan çıkan güller.
İNŞALLAH diyorum yüreğinizi kutluyorum.TAM PUAN.saygı ve selamlar.
Sevdanın geçmişe özlemini anlatan, anlatırken de günümüze ulaşan efsane aşklarıda süsleyen dizelerden oluşan şiiriniz güzel olmuş. Yüreğinize sağlık.
Nerde efsane aşklar,nerde masal aşıklar.
Nerde efsanelerin yaşandığı o çağlar.
Efsane hükmü varken; savaşlar efsaneydi,
Asla kalleşçe değil,savaşlarda mertçeydi
O EFSANE HALA BİZİM ZAMANDAN KAMLALARDA RASTLANIYOR GEÇİÇTEKİ BÜYÜK AŞK İZLERİNE AMA ÇAĞ ÇOCUKLARI BİZE AYIP ETTİLER O SEVDALARI BU GÜNKÜ DURUMA KOKTULAR ...EMEĞİNİZE VE GÖNLÜNÜZE SAĞLIK...KUTLARIM
Kızıl saçlarında gördüm turnayı;
Yerde gezer buldum, gökteki ayı;
Bal döker dudaktan, güle oynayı;
Şerbetin gizemi güldürdü beni.
Yıldızlar içinde, yalnız gezerdi;
Seherde açılan güle benzerdi.
Çiğ damlalarını özgün dizerdi;
Hazana bırakıp, soldurdu beni.
Dermansız olurmuş, derdin bazısı;
Kara geldi kara, alın yazısı.
Ummana dönüştü, gönül sızısı;
Bir mevsim ikiye böldürdü beni.
Şirin’in aşkına dayandı Ferhat;
Azdıkça yaralar, bozuldu sıhhat.
Bitirdik koskoca bir ömrü heyhat;
Bu sevda zamansız öldürdü beni.
çok çok harika dizelerdi...tebrikler....saygılar
Sn. Topallar
Şiirin hikayesi acı, ama gerçek. Şiir finaliyle insana keşke dedirtiyor. 10
Savaşlar olsun ama yalnızca aşk savaşı.
Aşka değer verenler,kazansınlar savaşı.
Silahı tutan eller,kurusun birer birer,
Kurşun yerini alsın,namludan çıkan güller.
Rahmetli Zekiye nenemi hatırladım bu şiirde ve hikatesinde. Nur içinde yatsın. Birisine çok kızdı mı 'yüz suyu göğe çekildi' derdi. Ona yazdığım şiirin finaliyle size katkıda bulunmak istiyorum müsaadenizle.
O eski topraklar nerde şimdi
Moda oldu utanmazlık, ahlâksızlık, hırsızlık
Yüzsuyu utancından göğe çekildi
MUTLU OLUN, KALEMLE KALIN. BUGÜN, YARIN VE DAİMA.
SEVGİLER...
Âlimoğlu
Güzel bir şiir
Silahı tutan eller,kurusun birer birer,
Kurşun yerini alsın,namludan çıkan güller
çok güzel anlatmışsınız Aşkı gülün güzeliğini
Savaşlar olsun ama yalnızca aşk savaşı.
Aşka değer verenler,kazansınlar savaşı.
Silahı tutan eller,kurusun birer birer,
Kurşun yerini alsın,namludan çıkan güller.
.................kaleminiz daim olsun.şavaş değil aşk yazsın dileğimle selam ve dua .tam puan üsdadım.
Savaşlar olsun ama yalnızca aşk savaşı.
Aşka değer verenler,kazansınlar savaşı.
Silahı tutan eller,kurusun birer birer,
Kurşun yerini alsın,namludan çıkan güller.
tebrik ederim çok güzel bir şiir.nerde o eski aşklar..saygılar
Bu şiir ile ilgili 26 tane yorum bulunmakta