! ! ! ! ! Efsane Aşklar ! ! ! ! ! Şiiri ...

çok güzeldi bir kez daha.....saygılar

Savaşlar olsun ama yalnızca aşk savaşı.
Aşka değer verenler,kazansınlar savaşı.
Silahı tutan eller,kurusun birer birer,
Kurşun yerini alsın,namludan çıkan güller.

KAİNATI SEVGİ ÜZERİNE YARATMIŞ RABBİMİZ.
BİZİM YÜREĞİMİZDE HİSSETTİĞİMİZ AŞK MUTLAK AŞKIN ÇOK CÜZİ BİR YANSIMASI.
İNSAN İLAHİ AŞKI İDRAK BİLE ETMEKTEN ACİZ.
NE BÜYÜK BİR KELİME AŞK.
SEVGİNİN EN YÜCESİ.
DAHA ÖTESİ YOK SEVGİDE.
EĞER BİR İNSAN YÜREKTEN KARŞIDAKİNE BEN SANA AŞIĞIM DİYEBİLİYORSA,
AŞKIN KIYMETİNİ BİLENLERİ ERİTİR BU SÖZ.
KAİNATIN EN SICAK DUYGUSUDUR AŞK.
YÜREĞİNİZE SAĞLIK ÜSTADIM.
TAM PUAN BENDEN BU ENFES ŞİİRE
SAYGIMLA,

CELİL ÇINKIR

gerceklere cok aynı tutmusunuz ...aşklar artık ete kemige sarılmıs yürekleri buz gibi duvarlarda can çekişiyor...yüreginize saglık..tebrikler...saygılarımla...

Nerde efsane aşklar,nerde masal aşıklar.
Nerde efsanelerin yaşandığı o çağlar.
Efsane hükmü varken; savaşlar efsaneydi,
Asla kalleşçe değil,savaşlarda mertçeydi.
Çok güzel sorgulayışlar beklentıler sevgi ile dile gelmış kutluyorum gönlüne sağlık sevgilerr

şimdiki aşklar entel dantel para pul menfaat tebrik

! ! ! ! ! Efsane Aşklar ! ! ! ! !

Aşkın evrenselliği; şarkılar,şiirlerde.
Sınır tanımayan aşk,yaşanır gönüllerde.
Diliyorum Allah'tan aşk hükmetsin dünyaya,
Ellerimi kaldırdım; barış için duaya.

Aşk evrensel efsane,geçti binlerce sene;
Efsane olan aşklar,hatırlanıyor gene.
Leyla ile Mecnun'un,Ferhat ile Şirin'in,
Romeo'yla Julyet'in,Arzu ile Kamber'in.

Nerde efsane aşklar,nerde masal aşıklar.
Nerde efsanelerin yaşandığı o çağlar.
Efsane hükmü varken; savaşlar efsaneydi,
Asla kalleşçe değil,savaşlarda mertçeydi.

Savaşlar olsun ama yalnızca aşk savaşı.
Aşka değer verenler,kazansınlar savaşı.
Silahı tutan eller,kurusun birer birer,
Kurşun yerini alsın,namludan çıkan güller.


Şükrü Topallar

24.Kasım.2007 Beşiktaş - İstanbul

Şükrü Topallar



günü birlik aşklar güneşin altında bir kar gibi erir biter...essane aşklar bir leyla bir mecnun,bir aslı ve bir şiirn gibi asırlarca yaşarlar...ve hem sonra aşk dünyaya hakim olursa barış gelir dostluk gelir yaşamımıza...kurlarım...10 tam puan...saygılarımla...ibrahim yılmaz...akçay sevdalısı üstadıma akçaydan selamlar

güzel dilekler.. güzel bir şiir. kutluyorum yüreğinizi ve kaleminizi..

Sn. Şükrü Topallar,
yazınız vesilesiyle sizi tanımış ve şiirlerinizi okumuş olma şansına ve bahtiyarlığına ulaşmış oldum. Öncelikle bu açıdan size teşekkür ediyorum.
Gelelim yeni şiiriniz 'Efsane Aşklar'a: çok harika tesbitlerinizle, olması gereken gerçek aşkı anlatıp aramışsınız... Tebrikler.
Aslında sadece aşklar değil, yediğimiz- içtiklerimiz, davranışlarımız, tepkilerimiz, herşey herşey değişmedi mi zaten? Ve her şeyde yalın ve hoş olan eskiler değil mi? Ben kendi adıma riyasız, sade ve eskide kalan varlıklar ve yaşam tarzı içinde eski dünyada yaşamayı isterdim de diyorum çoğu zaman.. Tıpkı sizin özlediğiniz eski aşklar ve aşıklar gibi özlediğimiz düşünüyorum herşeyi.. eski bayramlar gibi yani.. Gelelim sitemimi içeren davet cümleme, onda da doğru ve yalın olanı istediğimi açıkça ve riyasız, cümlemi diplomatik ifadelerle süslemeden belirttim ben. Herkes kendince birşeyler yazıyor, neden? Okunsun, okuyalım ve doğruları paylaşalım diye değil mi? Oysa herkes kendi yazdığının okunmasını isterken; hiç empati yapmadan, birkaç tanıdık rumuz ve isim dışındakileri siliyoruz sanıyorum. Bu davranış da biz şairlere, düşün adamlarına en azından uymuyor bence. Burada toplumun ufkunu açacaklar başta gelmek üzere, duygu ve düşüncelerimizi şiir ve yazın türlerini kullanarak yaymamız gerekirken, gözlemim o ki; başta Çok değerli grup kurucumuz Sn. Bayan olmak üzere birbirini tanıyan birkaç şair yalnızca birbirinin yazısını bir üst yazı ve övgü cümlasiyle tekrar sistemde yayınlamaktalar. Bu arada da, birbirinin siyasi görüşünü beğenmediklerinde de (türban, dinsel görüş v.b toplumsal yergı noktasında birbirlerini kırmış oluyorlar. Bence burası sanat ve edebiyat platformu olarak kullanılmalı ve şair ve yazar olabilen insanları diğer insanlardan ayıran en belirgin özelliğimizin de, toplumun çok büyük çoğunluğunun yakalayamayacağı görüş ve bakış açısını tamamen serbest ve hür düşünce içinde özümseyip kullanarak, milletlerin ufkunu açmaları değil mi? Zaten bu olabildiği ölçüde gerek sanatsal ve gerek bilim ve teknik gelişim sağlanır ve de bunu sağlayabilen toplumlar da konu glişimleri sağladıkları dönemlerde dünyanın en ileri-gelişmiş ve güçlü devletleri olup, diğerlerine ağbilik-çobanlık yaparlar ve zenginleşip rahat yaşarlar. Osmanlı Devletimizin kuruluş-gelişme ve büyüme devri böyle sağlanmadı mı sevgili dostlar-şairler ? Türkiye Cumhuriyeti' mizin kuruluş ve büyük gelişmelerin gerçekleştiği ilk 30 yılı bu düşüncenin egemenliği ile çok parlak geçmedi mi? Bunun için dünyanın büyük devletlerinin başları, taa Anadolu'ya Büyük Atatürk'ün ayaklarına gelip onun şahsında milletimize, yarattığımız mucizevi Kurtuluş Hareketine hayranlıklarını dile getirmiyorlar mıydı?
Nereden, nereye geldik diyeceksiniz! Varın deyin.. ben inandığım bir iki doğruyu da ileteyim de: Öncelikle millet olarak birlik olmamız, doğru olmamız, çok çalışmamız, tasarruf edebilmemiz ve birbirimize de çok ama çok saygılı ve müsamahakar olmamıi gerekir ki, herkesin mutlu olabileceği bir süreç içinde kalkınmış, güçlü ve saygın bir devlet ve millet olalım.
En önemlisi de; önce kendisini evlat ve ahfat'ını düşünmeden vatan ve milletini düşünerek çalışmış ve ahrete göçmüş ATALARIMIZI, (Vahdettin gibi düşman gemisi ile kendi milletinden kaçan padişahları değil Yavuzları Kanunileri ve Fatihleri, akraba ve soysopunun hortumculukları ile değil M.Kemal Atatürk gibi fedakarları) baş tacı etmeliyiz. Etmez isek ne yaparsak yapalım yine bir yere varamayız ve vay halimize derim.
Svg&Syg

Nerde efsane aşklar,nerde masal aşıklar.
Nerde efsanelerin yaşandığı o çağlar.
Efsane hükmü varken; savaşlar efsaneydi,
Asla kalleşçe değil,savaşlarda mertçeydi.

aşkların bile eskisi bir başka güzelmiş günümüzde bunu daha iyi anlıyoruz içten ve anlamlı dizelerinizden dolayı can-ı gönülden tebrik ediyorum efendim, selamlar saygılar.

Nerde efsane aşklar,nerde masal aşıklar.
Nerde efsanelerin yaşandığı o çağlar.
Efsane hükmü varken; savaşlar efsaneydi,
Asla kalleşçe değil,savaşlarda mertçeydi.

Savaşlar olsun ama yalnızca aşk savaşı.
Aşka değer verenler,kazansınlar savaşı.
Silahı tutan eller,kurusun birer birer,
Kurşun yerini alsın,namludan çıkan güller

Bizler bunu yakalamayı başarabilirmiyiz acaba diye düşünüyorum. Efsaneye dönen aşkları yaşayabilirmiyiz. Hiç de zor değil aslında yaşamak yeterki sevmeyi bilelim.

Çok güzel ve bir o kadar da anlamlı bir şiirdi. Kutluyoırum kaleminizi ve yüreğinizi. Saygılar yüreğinize ve tam puanımı bırakıyorum sayfanıza