Sana delik deşik avuçlarımla sular getirdim
Eflatun rengi papatyalar, beyaz salkımlar
Anlamadın, Orhan seni çalar seni söylerdi
Sulayacak mıydın gövdemden filizlenmiş nergisi
Ben ninniler söyledikçe sen uyandın
Damlaya damlaya yaş olurdu
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla