Kaç yürek bilinmez, bimar-ı aşka düştü?
Ben de sizler gibi tabip bulmaz hastayım.
Kaç genç yare hediye lale için üşüştü.
Ben o meçhulde ki "Aşıklar Dağıyım".
Tüm özeniyle tanrı dokumuştur saçlarını.
Gözüm yaşı ah û figan etti döküldü.
Hasret deresinin taştığı mevsimlerde...
Hilal kaşlar hançer olup bilendiğinde...
Kanlı elek oldu koptu gönül söküldü.
Ya Rab bu esrarlı kaşlar neyin nesidir?
Rüzgalarda hazanın sönük esintisi
Şu güz yapraklarında elvan-ı busen var
Aynalarda hüznünün buruk bakışları
Mısralarım savruk hayalinde özen var
Muhtacım bilmezsin zindanına cilvenin
Kasvetli ve soğuk buharların içinden
Sayısız hayal birer birer toprağa düşüyor
Fevkalade bir koku yayılıyor cesetlerden
Tınıları anlamsız bir şarkıya dönüşüyor
Yer ve gök bir kavgaya tutuştu şimdi
Kayıp yolların yolcusuyum
Ayaklarımla ezerek toprağı
Kimsenin basmayacağı yolları
Umursamazca aşındırıyorum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!