Yetmez tarumarlığa, gözüpek yağızlığım
Kırıldı seni yazan, aşkla coşan kalemim
Doğar simsiyah güneş fecri yakar elemim
Aşkın nedir badesi? Kimdir sadist sakisi
Kadehime süzülen katresinden sarhoşum
Ayân olan gönlümün kilitli giz mevkisi
Hiç içinde varlığı aramaktan bir hoşum
Öyle çok düşledim ki bahtıma oldun kara
Meftûnluğun cefâsı dinmedi senden sonra
Susmaların içinde, yangından yalnızlığım
Sükûtun gölgesini, besler her bir dirhemim
Doğar simsiyah güneş fecri yakar elemim
Tomurcukta baharın, pembeler bürünürken
Yâd yâd olan ellere, vefânı çekemedim
Mihnetinin nevrinde, mihmanla yürünürken
Bâkî aşk uzağını, yakına çekemedim
Kefeni dokur oldu, dilde yarım bir büşra
Değdikçe kalbinden şavk, iflâh olmaz bu şeyda
Muratla bilenmiştir, hicranlı arsızlığım
Dindirecek ecire, nikâh kıyar mâtemim
Dem’i çektikçe yürek,sükût besler dirhemim
Kor ateşli bağrında, başım çağlayan seli
Şahbaz uyanışına, ol yılgın düşler döker
Devasını kim söyler? Nerde çarenin eli?
Söner mi bu alazlar, yoksa suyu mu çeker?
Kalpte olsa da sancı, ruhta duyulmaz nârâ
Varsın esmesin hâlâ, sûr’a değmeyen bora
Bahta güneş doğurur ziyakâr ıssızlığım
Vuslatın düşleriyle dolar iken âlemim
Dindirecek ecire, nikâh kıyar mâtemim
Kayıt Tarihi : 4.5.2012 16:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İçmeye ne hacet!
kafayı başka başka diyarlara salmaya ne gerek ..
Yokluğun en büyük sarhoşluk .
Güne düşen şiiri kutlarım gönlümüzü şenlendirdi. Gönlüne sağlık..Saygılar
TÜM YORUMLAR (8)