Yaş başını almış gitmiş aslında,
Amellerin yazılmış, bilemzsin.
Ömrün son bulacağı yok aklında,
Hayat son bulmuş, başında değilsin.
Yol yok ecelin önüne geçmeye,
Hak verilmez kaderini seçmeye.
Musalla taşı üstünde bedenin,
Arkandalar, sevenin sevmeyenin.
Helal midir hakları? Bilemezsin.
Günahlar ağır, seçip silemezsin.
Farkın kalmaz âmâ ile sağırdan,
Kaçamazsın dar ve soğuk mezardan.
Kurudu nefes, içerisi soğuk,
Kesilir canım ciğerdeki soluk.
Kalkamazsın, üstünde kara toprak,
Var mı seni oradan çıkaracak?
İlk gece karşında münker ve nekir,
Sorular durmadan, peş peşe gelir.
Kabir sıkacak, kalmayacak sabır,
Duyanın yok ne bağır ne de çağır.
Rahatsızsın, düğümlenir boğazın,
İlk tartılan, bel büktüğün namazın.
Kabrin içi ışık ya da karanlık,
Namazındı huzuruna karşılık.
Yemedin umarım kulun hakkını,
Unutma cehennemin yaktığını.
Mizan tartacak, yerini bulacak,
Ya gül cennet, ya cehennem olacak.
Her şey meçhul, garip bir çıkmazdasın,
Güneş yok, ne kıştasın ne yazda.
Mahşer meydanı dolmuş, yalnız mısın?
Görecek misin kendini ayazda?
Pişmanlık başında, titrer ellerin,
Mizan tartar, sayılır amellerin.
Soğuk terlerle kesilmiş sesin,
Ne olacak diye beklemektesin.
Kayıt Tarihi : 10.2.2020 13:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!