Değişeceğiz Elimiz Mahkum
Zamanla yarişamiyor insan, öyle bir değişiyor ki yabancılaşıyor kendine...Fiziksel değişimi geçtim beyinsel, yüreksel değişimler şaşırtıyor insanı.Dünkü fikirleri ve olguları iptidai, fasit ve keşmekeş bulmak; zamanın beyin üzerindeki, menfi müspet kaçınılmaz sonuçları oluyor..Bu duruma, çevre ve insan faktörü de çok önemli bir etken tabi..Etrafınızdaki insanların tutum ve davranışı düşüncelerinizden soğutabiliyor sizi....Ya da tam tersi olabiliyor...
Değişim, bir hayalet gibi tahakküm altına alıyor beyni...Fanatik bağlantılar tutkular umursamaz bir gülümsemeye bırakıyor yerini.. Sahiplendiginiz düşünceler, duygular yüreğinizden uçup gidiyor ve sizin umurunuz bile olmuyor...Rahatliyorsunuz, hatta bugüne kadar boşa zapt etmişim diyorsunuz...
Zaman, zaman içinde yeniliyor kendini...Ve biz insanlar zamanın içinde yuvarlanirken aynı bulamıyoruz kendimizi..Değişiyoruz değişen dünya ile birlikte..Kimine göre eğri, kimine göre doğru bir değişim olarak degerlendirilse de, aslolan kendi düşüncemiz olmali tabi...
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman