Duygulara atılmış çeltiklerde onca sızı

çok yorucu
anlatılırken , mana verirken, ifade ederken
konuştururken bir hicranın vaveylasını
içerisinden yürek sızısını çıkarıp harflerle bezemek
lezzete dönüştürmek
pek zor
dize dize hayalleri,
beyit beyit duyguları desteleyip durmak

hisleri kalbin kızıl ufkundan indirip
ilham güneşinin ışıklarıyla aydınlığa çevirmek
sözleri ehlileştirmek
renk renk kumaşlar biçip libaslar giyindirmek
çok zor

henüz her şey zihindeyken
henüz mürekkep değmemişken
gecelere sığınarak her defasında
uykuları bölüp , zamanı lime lime edip
buhranların rahmine düşürmek onları
öylesine çetrefilli ki
tekrar , bir kez , birkaç kez yeniden doğumları
fasılalarla
peyderpey

gözyaşlarından damıtmak sıcaklığın buğusunu
en koyu sevgiyle hemhal iken
birkaç gün birkaç gece
kim bilir, bugün dün olduğunda,
belki de dün yarınla buluştuğunda yeniden
en çok da yıldızlar göğün ucunda parladığında
fecrin ışığı arzuların ufkunda beyaza büründüğünde

çınar yaprakları boyandığında yeşile
goncalar gülleştiğinde dal dal
hayat içinde hayat
can ,canana vardığında
dirildiğinde yeniden

bir rüya görüldüğünde
bir düşten uyanıldığında
gönüllere reyhanların en güzel kokuları sürüldüğünde
kalpler tebessümlerin nuruyla aydınlandığında
çehreler katıksız meveddet sevinciyle parladığında ışık ışık
aşkın ateşine atıldığında
yanıp …yakıldığında

sancılı gecelerin karanlığında yitirilenler
çaresizliğin sesi
duygulara atılmış çeltiklerde onca sızı
gönül ummanının derinliklerinde uğuldayan
her yankı
değil mi ki
şiirlerin içine boca edilen

her hece kalbi bir yakınlık...
baharda şavklar saçan bir yediveren
nazenin mevsimlerin ayak izleri
kor değmiş karlar gibi eriyen
paslı demirlerin parlak gümüşlere döndüğü yer
şuh bakışların tatlı gülüşlere dönüştüğü an

her bir nefes yüreğin sesi
hayata yönelik gönül seyranı
bir sancı sureti
bir heyecan busesi
farklı bir diyarın hummalarından yuvarlanmış bir kıvılcım

bir gülümseyiş,
bir bakış,
bir merhaba
ta yürekten gelen bir teşekkür
kelime kelime
dudak uçlarından dökülenler

redfer