Duydunuzmu Şiiri - Sezai Efiloğlu 2

Parkta sokaklarda gezen çocuklar
Körebe çevzümeni duydunuz mu?
Hele gözbebeğim mavi boncuklar
Sivsivi çelik çomağı duydunuz mu ?

Çocukluk diyelim tommiks okurduk
Yağsatarım derdik bağdaşlar durduk
Oya ipleriylen kilim dokurduk
Köteği şaplağı hiç duydunuz mu?

Kınalar yakardık oturup taşa
Su katmıyoruk biz hiç pişmiş aşa
Pantolon yırtılmış hep baştan başa
Kancayı kopçayı hiç duydunuz mu?

Sinemada oynarmış alev alev
Başrolde bildiğiniz Kenan kalav
Evin ortasında fink atar gelev
Fareyi keneyi hiç duydunuz mu ?

Helleyi yiyince şifalar bulan
Somunu heybeye doldurup alan
Yedikçe damakta lezzeti kalan
Eccüğü cücüğü hiç duydunuz mu?

Hava soğuyunca yünlü abayı
Karıştırıverip küllü sobayı
Pulluğu sürgüyü diren yabayı
Nacakla girebiyi duydunuz mu?

Horozlar ötüyorken sabah sabah
Lâhavle çekmeli bu imiş mübah
Maçlarda " bir baba hindi hey Allah "
Diye bağırdığımı hiç duydunuz mu?

Tokmaklı kapılar revaçlardaydı
Ana baba hürmet amaçlardaydı
En güzel çiçekler yamaçlardaydı
Isırgan otunu hiç duydunuz mu?

Geçmişi özleyip ağladığımda
Coşkun ırmak gibi çağladığımda
Eteğine kazan bağladığımda
Tangur tungur sesi hiç duydunuz mu?

Gelmişi geçmişi ele sordukça
Ürperir içerim hayal kurdukça
Dilim döndüğünce tele vurdukça
Yanık saz sesini hiç duydunuz mu?

İşte böyle geçmiş hayâle gelir
Sezâi bazlama nevâle gelir
Fânîden ukbâya havâle gelir
Ölüm var hesap var hiç duydunuz mu?