İstanbul'dayım, Salacak'ta.
Cılız bir dut ağacına yaslamışım sırtımı,
Altımda kuru toprak üzerimde masmavi sema,
Karşımda nar gibi kızarmıış güneş.
Başımın üstünden kara bulutlar geçiyor küme küme,
Önümde insanlar öbek öbek.
'Hava bedava, güneş bedava, deniz bedava' diye
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla