Düşünüyorum da Şiiri - Sevinç Kavuk

İletişim araçları hem çok hızlı
Hem de çok çeşitli haliyle

Televizyon, radyo, gazete, dergi, bilgisayar, multimedya, film, video, faks, modem, projeksiyon makinesi, slayt ve seçim becerisiyle “tepegöz” denilen saydam gösterici, fotoğraf makinesi, (teyp) durağan görüntüleri sesle birleştirme, elektronik sufle aleti, tablolar, bir ses ve görüntü mozaik´i oluşturma, bildiri…düşünüyorum da

Teknoloji mi önde mesaj mı? Yoksa bu
Bir multivizyon şov mu? Medya kuyumculuğu mu?

…bir yeri işgale giden devletin hava ve deniz güçleri bunlar, ama ele geçirmek için kara birliklerinin oraya varması gerekli daha… bire bir ilişki gerekli yani ve sahne korkusunu yenme sohbeti gibi bir şey işte, ama: görüşleri ifade etmeye yeterlilik mi?

Dinleyici gereksinimine yönelik ilgilendikleri sanılan ya da aynı konularda karşılıklı konuşma fırsatı…Bir de bir amaca yönelik ve provalı, bazen görsel işitsel malzeme desteli fikir ve kanıları duyurma fırsatı…düşünüyorum da

Kontrollü bu etkiyi sağlamak günlük
ve sıradan konuşmalarda yeterlilik mi?

Bunun genel planı
Ana konu ve konuşma amacını
Nasıl sergileneceğini saptama ve yapısı
Yani bir güvenlik duygusu kazanımı…
Yazı gibi konuşma taslağı…
Kısaca giriş, açıklama ve sonucu…
Her şey dünde güzel bugün
Ve güzel bir yarına gül dikeceğim…
Gibi bir espri, bir öykü belki…

ve anımsanacak bir şey vermek açımlamaya, dağa tırmanan birinin slaytını seyrederken o serüveni de anlatıyor oluşu, etkilenim zevkine katılan o tadı düşünmek, akla ve duygulara seslenmek gibi iki retorik türünü kullanmak, ki ne yapalım olgular böyle diyerek değil, duyguya akıcı, ilginç ve ikna edicilikle olgu ve mantık temelinden tümdengelimsel ve tümevarımsal akıl yürütmeyi kullanmak, sonuç ise zaten başından belirli bir tekrarlama, heyecan yükselmesi ve gerilim artısı, doruğa ulaşmak

Yani, dile dikkat başlıyor tabii... Diksiyon becerisi.. Uzmanların jargon ve teknik deyimleri. Kaba argo çirkinliği. Aktif ve renkli fiillerle hayal gücü hareketi. Konuyu adıyla betimleme. Ve büyük zevk, nesne ve olayları birbiriyle karşılaştıran benzetme, analoji ve mecazlarla süsleme. Aslan, eşek hayvandır da, ama eşeği mi sevdiğim aslanı mı tercihim…“bir güzel söz söyleme sanatı, bir de güzel dinleme ve anlama sanatı, epiktekos”.
Ülkelerin dil renkliliğinden her biri… düşünüyorum da

Kaçıyla kontak kurabildiğim mi önemli?
Kim ve ne oldukları araştırılmalı öyleyse…
Bir çok şey öğrenmiş olmak mı yeterli
yoksa sıradan birilerine anlatmayı mı öğrenmek?
Basit ve dolaysız şey anımsanır
İlginç ve canlı şey daha iyi anımsanır…

Zamlardan artık bıktık değil mi?
Güya bu, kitleye canlı bir yakınlık…
Ama bana göre basit bir bönlük, sırtarma…
Eğitimci jargonun deneysel öğrenimi tercihi
Anlatmak ve göstermek ayrışmazlığı…düşünüyorum da

Geri-beslenim ne olacak?
Kontrol bende mi? Prova yapmalı!

Konuşma neticesi gösterecek harcanan emeğin değerini. Ama yine de ter akar buz gibi mimik, jest imdat diye kullanılır. Konuşurken fırsattır bunlar…Fuayelerde yüksek sesle yorum farklı…Fethe çıkış, “hayır yapmadım” denilmezlik..

Ne üzerine konuşmadık sanki yaşamda…
Kısmen paylaşmak istemediğimiz nedir ki…
Hatiple katibin arasındaki farkı düşünme
Müzik sanatı gibi ritmi, ahengi, ölçüsü,
hatta bazen akort gerektiren melodisi de var…
düşünüyorum da

Ya yazılan elden çıkarsa?

1976 Aachen anısı