düşünsene
aynı mahallede oturuyoruz
sen evinin penceresinde
yada evinin önünde oturuyosun
bense
her beş dakikada bir bahaneler uydurup
evinin önünden geçiyorum
seni görmek için
utangaç ve samimiyetle
sana bakmak isterken
gözlerine bakmak isterken
aynı zamanda da utandığımdan
kaçamak bakışlarla bakmaya çalışıyorum sana
belli bi saatimiz var mesela
ben her gün o saat te
aramak yada mesaj atmak yerine
evinin önüne gelip ayakkabına mektup bırakıyorum
mesela
yüzlerce kez binlerce kez seni seviyorum mektupları
aşkımı anlatan
satırlarımla gönlümün en yangın yerinde
sana haykırıyorum dilimin aşkınla lal olduğu dakikalarda
ve kelamımla haykırıyorum
hasretin yürek yakan bakışlarına
bil diye söylüyorum
mesela bi akşam vakti
sen ellerinde telefonla benim seni aramamı beklerken
ben evinin önüne gelip pencerenden
sarı bir lale ve kırmızı bir gül atıyorum odana
sen görünce pencereye çıkıp bakıyosun
sonra bi anda kayboluyorum pencerenden
sen beni göremiyosun
benim attığımı düşünüyosun
öyle umud ediyosun
ama
bi belirginlik yok
sen etrafına bakıyosun
sen pencerenden bakarken
ben gözlerinin ışıltısını izliyorum gizlice
sonra sen vaz geçip odana dönecekken
bi anda aşkım diye çıkıyorum karşına
hemde aşkımın yüzüme düşen seranatlarıyla
seni seviyorum
seni çok seviyorum diyorum
düşünsene istanbulun en güzel yerlerindeyiz seninle
en çok gitmek istediğimiz yerlere gidiyoruz
mesela
aşkın dilinden anlayan gülhaneye
mesela
şehrin lambalarını söndürüp gecenin yıldızlarla buluştuğu deniz kokan yollara
ellerinden tutup hiç bırakmıyorum
düşünsene sokaklarda söylediğimiz şarkıları
ben dönmez olsun sensiz bu dünya dönmez olsunu söylüyorum
sen se koyu kahverengiyi
etrafımıza bile bakmadan meraklı bakışlara aldırış etmeden
bırak deli sansınlar bizi
bırak iki aşığı dinlesinler
güneşin batışını izleyelim denizin en güzel kıyılarında
mesela sen şarkı söyle bana
bense şiir okuyum sana
mesela dolunayın denize düşdüğü saatlerde gözlerimizi dikip birbirimize bakalım öylece
ve
seni seviyorum
seni seviyorum
yüzlerce kez seni seviyorum diyelim birbirimize
mesela arkeoloji müzesine gidip tarihin penceresine dalalım birlikte
mesela başbaşa boğaz turu
hayallrimizi süsleyen o en güzel duygularla bakalım birbirimize
düşünsene bundan tam üç yıl sonrasını
ve ya beş yıl sonrasını
tatlı ve sitresli bir hazırlık var evlerimizde
düşünsene iki ayrı şehrin gönlünde yeşeren sevdamız
tek bir çatı altında buluşsa
düşünsene ömür boyu birlikte
mesela
güzel bir karavanla dolaşıyoruz şehir şehir
anıların peşinde
düşünsene ikimiz aynı şehirde
Kayıt Tarihi : 11.10.2013 00:30:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Serkan Emir](https://www.antoloji.com/i/siir/2013/10/11/dusunsene-9.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!