DÜŞLER YURDU – I
Sen ey kelimelere hapsedilmeyen güzellik!
Bakınası kirpiklerinden ay tutulur,
Yaşama hevesi kuşatır kelimelerim.
Duygular seninle miraca yükselir,
Kutlu yolculuklar nefesinle şenlenir.
Gönül sahraları hep seni özler,
Yaralı kuşlar hep yağmurlarını bekler.
Kevser sularıyla beslenir güllerin,
Bakışların ummanlar kadar derin.
Hüznünle kabarır, akar Dicle,
Enel Hak diyen Hallac’ın külleriyle.
Muhacirler dolu yollarında kervanlar,
Rahmine hicret eder yıldızlar.
Ruhları yangın yerine çeviren korlar,
Duyguların ezberini bozan tufanlar.
Sen esrarlı duaları peşinde sürükleyen,
Ve hep vuslat ırmaklarını bekleyen
Gül yapraklarından süzülen şebnem,
Gözlerin rehlasında dolan nem.
Gölgende kurulur darağaçların,
Dudaklara sürünür son hatıraların.
Hep ezberlenir çile yolların,
Her çiçeğin rahmindedir sancıların.
Gözlerin ki yurttur, sana akar mültecilerin,
Yaşama hevesini unuttuk, nerde o güzelliklerin?
Sensiz kuşlar unutur uçmayı, güller unutur açmayı,
Başka baharlara erteledik avuçlarından Kevser içmeyi.
Mim duraklarında titrek hasretlerin
Tufanlar yutar o derin gözlerin.
Ateşler yudumlanır ey aşk gözlerinden,
Duanın büyüttüğü tenler yıkanır denizlerinden.
Bil ki sen nefessin yüreklere vurulan mühür,
Sensiz ne sevinçler, ne acılar hür…
Gök kuşağı imrenir kirpiklerine,
Ay tutulur o öte mavera iklimlerine.
Katrelerin alevlenir, dolaşır bedenlerde,
Hudutsuz bir heyecanla tomurcuklanırsın gönüllerde.
Sürgünlüyüz yıllardır; utanır, saklarız derdimizi,
Esir etme kapından, kovma dergâhından bizi.
Düşlerin o nemli ve yağışlı serinliklerinde,
Gözyaşı döktük, ıslandık ey aşk derinliklerinde.
Uykusuz, sancılı rüyalardan uyandır bizi ey,
Zarif çiçeklerin, sabah çiğlerinin berrak damlası ey!
Sarmaşık misali sarıldık yapraklarına,
Damarlardan nehirler taşıdık topraklarına.
İster tut elimizden, ister gizli yarayla bırak,
Alınlar seninle seccadeden tat alır ancak.
Sen şevke gelen ebabillerin kasidesi,
Güle vurgun, bülbüllerin bestesi.
Ey kelimelere hapsedilmeyen güzellik!
Son umutlarımız buharlaşmadan,
Al yüreklerimizi, götür avuçlarından…
Kayıt Tarihi : 10.6.2020 11:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Düş
Dün gece seni ben, düşümde gördüm,
İnce bir libasla, mutlu koynumda.
Spartaküs gibi; asi ve hürdüm,
Zincirin rağmına, duran boynumda.
Düşlerim ve gerçek, birbirine zıt,
İki düşman kardeş, aynı bedende.
Birinde mutluluk, birinde ağıt,
Hüküm sürer iki, iklim düşümde.
Geceler dost bana, gündüzler düşman,
Çözülmez dilemma ruhumda sevdan.
Sükunet timsali en sakin umman,
Dalga dalga vurur, gece düşümde.
Erinçsiz ruhumda taht kuran güzel,
Varlığın hayattır, yokluğun ecel,
İsmini kalbime nakşeden bir el,
Naz ile resmin çizer düşümde .....
TÜM YORUMLAR (1)