donukaylı bir gece
senden habersiz sürer izini
koylarda suyu giyinerek
tedirgin kıyılarını öper dizeler
gözgöze gelişle alazlanır özlem
her geri çekilmede bilenir hiçlik
kokunu kumda bulan dalgalar
koynunda uyur geceleri
ah yanakları gelincik
gözleri yemen kahvesi sevgili
çöz beni.
külay bir gece yarısı
bulutlara tutunarak
saçlarını taramak düşü
okul çağımın mirası
sevmek azığın ruhsal boyutu
yokluğun kendine katık
şerbetten âlâ şehvetinde
erime heveslisi gözler
uzaklaştıkça derinleşen yara
vurgun yediğim kirpiklerinle
ört beni.
bi-ten-ay bir gece sonunda
birbirini arayan iki sızının
acı birer çizgidir gülüşü
gel çağrısına uyan yağmura
ay külünü savurur zevkle
mevsim mevsimi içer, gün günü yutar
üç çeyrek yılı tüketir zaman
şairi can evinden vuran bakışın
edebi bilerken
aşınır kutsi prangalar,
yanık bir dalgaya tutunup
sığınacağım bir okyanusa
yut beni.
20 Mart 2009
A v r a s y a
Ahmet Erdem
Kayıt Tarihi : 2.12.2017 23:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yarım yamalak şiirler

Ya da "yanmış, külünü savuran ay..."
...
Zamanı aşk belirlerse
Ucu yanıktır günlerin,
Ayların,
"üç çeyrek yılların..."
Bize de savurmak düşür,
Kalan külünü,
Anıları...
Yarım kalmış şiire benzemiyor pek,
Tebrikler Ahmet Bey...
Wow.
Teşekkürler
Pranganın her türlüsü aşındırılmalı kırılmalı yok edilmeli.
TÜM YORUMLAR (2)