Karanlıklar, bu sicim gibi yağmurlar ne
Neden gözlerimde nöbet tutuyor bulutlar
Bir gelsen çocuklar gibi sevineceğim
Sen yoksun işte böyle dopdoluyum
Ha boşandım ha boşanacağım
Uyanmak zor oluyor sabahları
Zor oluyor seni gördüğüm düşlerden uyanmak
Yatağımda doğrulamıyorum bir türlü
Gözlerim nemli nemli, bakamıyorum resmine
Umutları mı desem kuşkularım mı desem
Gel gitme koparma tüm bağlarımızı
Varsın seninle gelen kader olsun
Verdiğin her kaderin yüreğimde yeri var
Yeter ki sen ol isterse sonunda ölüm olsun
Gel gitme koparma kördüğüm bağlarımızı
Uzattım ellerimi yalnızlığa kapattım gözlerimi
Benliğime haykırdım tüm gelmedi sesin
Sarhoş sokaklarında sabahladım Viranşehir’in
Bir elimde şarabım öbüründe resmin
Buram buram aşk kokan acımasız kent
Elimde dost şişem her gece yarılarında
Dökülür dudağımdan ağlamaklı mısralar
Sen gelirsin mermi gözlerin gelir aklıma
Ve belediye parkının loş ışıkları
Bahar rüzgarlarıyla saçların gelir
Yine dağıttım kendimi birkaç kadehle
Sokağına gömüyorum cesedimi bölük, pörçük
Naralar küfürler gırla gidiyor her geçişimde
Şarkılar söylüyorum… Makamsız şarkılar
Ve sonra bir ıslık…
Sen ayrılık göz yaşları dökmedin bilemezsin
Bilemezsin karanlıklar boyu kopan şarkıların
İçimden neler alıp götürdüğünü insanın…
Dudaklarını dişlerinle kanatmadın ki sen
Gemilere, uçaklara, arabalara öfke duymadın ki
Kanla sevgi birlikte akmadı ki yüreğinden
Bu katran gibi geceler
Ve yalnızlığın dev kolları
Yapışacak yakama bir gün
Ben yine hüzün yüklü kişi
Sevgiye hasret
Ne zaman havayı soğuk ve sisli görsem
Ellerim titrer gözlerim yaşarır
Hele ki: yağmur yağmaya görsün sokaklara
Sana sarhoş sarhoş geldiğim akşamlar ıslanır
Sonra dudağımdan dökülen mısralar, mısralar
Senin de gecelerin olacak ağladığın
Sen de gözyaşı akıtacaksın kağıtlara mısra, mısra
Senin de paslı bir yalnızlığın olacak silinmeyen
Ve… sen de haykıracaksın tanrıya ara sıra
Senin de gözyaşların işleyecek aşkı damla damla
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!