Daha dün gibi.
Yirmi yıl sonra aynı saatte.
Yine Pazartesi,
Hazır idim gözlerine yakalandığım yerde.
Bekledim kuytularda gelirsin diye,
Kalbim aynı delilikte yerinde çıkacak sanki,
Duyar gibiyim ayak sesini,
Belki de kulaklarım hayal aleminde,
Sadece geliş ümidinde,
Biliyormusun seni beklemenin güzelliğini,
Senli hayallerin neşesini,
Aşkının yılmayan yürek sesini,
Karanlığın ümit ile güneşi bekleyişi gibi.
Paramparça olsada dünüm,
Hep gelecekte özledim seni,
Parçalanmış duygularda saklamak istemedim seni.
Fatih'in istanbulu sayıkladığı gibi,
Aynı iman ile bekledim seni,
Biliyorum Konstantin surları gibi engellerin,
Şimdi Fatih'in hayallerinde ki kostantindeyim,
Yüreğinin attığı şehrin içindeyim,
Bir an Fatih'in yüreğinin büyüklüğü geldi aklıma,
Milyonlarca aşığı barındırmış içinde,
Keşke onun gibi taştan surlar osaydı önümde dedim.
Yıkıp geçerdim belki hiç düşünmeden.
Bir civan gördüm, saçları simsiyah, kendimi gördüm gözlerinde,
Tam da onun kadar idim sana tutulduğum da.
Onun gibi aşk ile bir peri peşinde,
Onun gibi mahsun, ama bir fark ile ben pejmurde o ise perisi ile.
Tam yirmi yıl sonra aynı yerde.
Kayıt Tarihi : 18.6.2013 00:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Daha dün gibi. Yirmi yıl sonra aynı saatte. Yine Pazartesi, Hazır idim gözlerine yakalandığım yerde. Bekledim kuytularda gelirsin diye, Kalbim aynı delilikte yerinde çıkacak sanki, Duyar gibiyim ayak sesini, Belki de kulaklarım hayal aleminde, Sadece geliş ümidinde, Biliyormusun seni beklemenin güzelliğini, Senli hayallerin neşesini, Aşkının yılmayan yürek sesini, Karanlığın ümit ile güneşi bekleyişi gibi. Paramparça olsada dünüm, Hep gelecekte özledim seni, Parçalanmış duygularda saklamak istemedim seni. Fatih'in istanbulu sayıkladığı gibi, Aynı iman ile bekledim seni, Biliyorum Konstantin surları gibi engellerin, Şimdi Fatih'in hayallerinde ki kostantindeyim, Yüreğinin attığı şehrin içindeyim, Bir an Fatih'in yüreğinin büyüklüğü geldi aklıma, Milyonlarca aşığı barındırmış içinde, Keşke onun gibi taştan surlar osaydı önümde dedim. Yıkıp geçerdim belki hiç düşünmeden. Bir civan gördüm, saçları simsiyah, kendimi gördüm gözlerinde, Tam da onun kadar idim sana tutulduğum da. Onun gibi aşk ile bir peri peşinde, Onun gibi mahsun, ama bir fark ile ben pejmurde o ise perisi ile. Tam yirmi yıl sonra aynı yerde.
Duygular hisler ve anlatımlar su gibi.
aktığı bir zaman.işte o zamanın meyvesi olan.
eseri Kutluyorum ve
başarılarınızın devamını diliyorum.
Selam ve saygılarımla.
TÜM YORUMLAR (1)