Tam; Edip Cansever’in masasına oturup,
Cemal Süreya’nın sigarasını araklamalık bir akşam.
Ne şiir yazıyoruz ne hayat.
Sadece var olmanın nezaketine sığınıyoruz.
Burada şiir yok,
şiire benzeyen suskunluklar var.
Bazıları içmiyor,
her cümlesi sanki rakı kokuyor.
Kimisi Edip gibi masaya çöküyor,
kimisi Cemal gibi kelimeyi dudağında gezdiriyor.
Biz hep o masaya biraz geç geleniz.
Boş sandalye bulamayız,
kimseyle göz göze gelmeyiz.
Bu yüzden en çok kendi sesimizi içeriz.
Yemin ederiz ki:
Sigarayı çalan bizdik.
Fakat şiir hâlâ orada,
tüterken, kül tablasında.
Kayıt Tarihi : 12.6.2025 23:42:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hikayesi:
Bulutları irdelemek, gökyüzüne küfretmekten daha anlamlıdır.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!