Çalgıcı takımına hayranlığımızdan
Düdükle yatıp kalkmaya alıştığımızdan
Düdükler ve düdükçülerle haşir neşir oluyoruz
Yatıp kalkmak gibi her halimiz…
Düdükçümüzü ‘kendimiz’ seçiyoruz.
Ne kadar da çok oluyor düdük adayları
Giyimlerinden bile tanırsınız onları…
Parayı veren düdüğü alıyor,
Alan, canı istediği gibi çalıyor!
Düdükler bağımsızlığa şartlanmışlar
Bağımsızlıktan hiç taviz vermiyorlar
Bulaşık eldiveni bile olsa
Eldivenli olacak tutan parmaklar
Kollar havaya kalkacak, düdüğü tutarken
Sağdan soldan dokunan olmasın
Bağımsızlık ışığı gölgelenip solmasın…
Kıravatlar göbeğe kadar olsun,
Belden aşağı kısmı kemere kıstırılsın…
Kimse manyetik alanından kuşkulanmasın…
Emir almazlar hiçbir taraftan
Parmak izi bile çıkmaz kağıt parçalarından
Tükürür gibi gelse de yazıcılardan
Peçede eksik olmaz masalardan…
Düdükle konsantre olur düdükler ve suratlar
Şamar yoksullara uzanıncaya kadar
İlk önce düdükler tadar…
Birbirlerinin altına oyarak,
Aç kaldıklarında susarak
Veya kuyruk sallayarak…
Hepsi de ayrı bi yarak!
Reis kutuların, kötülerin başında değil,
Değişik labirentlerden gelir paralar
İşaret parmağı kullanmazlar…
Belli olur onlar,
Kimin işine yarıyorsa yalanlar…
Değişik labirentlerden akar para
Musluk açılınca hep birden, öter düdükler
Öttürün oğullarım düdükleri
Düdük öter,
Baştaki hepsini birden düdükler…
Öttürün akşam oluyor
uzun öttürün düdüğüüüüüü…
Aslından büyük gösterin güdüğü
Dütttt! Dütttttt! Düttttt! Düttttt!
Bir İki Üç Dört…
Keyfinden köşe olsun göt!
Hayatı karnaval gibi yaşıyoruz
Kıyafetlere gönüllü yaklaşıyoruz
Kumaş parçalarından pusula beynimizde
Doğru yolda olduğumuza inanıyoruz.
Aldanmayın balık istifi otobüslerde,
Sıkıştırılınca,
İki parmak arasında atılan çığlığa…
Reklam olsun diye belki de.
Düdüklenmek alışkanlık yapmış bizde
Namus belası rol alıyoruz
Düdüklenmekten hoşlanıyoruz!
Kayıt Tarihi : 5.2.2013 16:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!