bilinçsiz yaşamaların ayrımında
lal olmuştur dillerim
yağmurlarla ıslanmış
tan yerlerinin şavkında
ne kütük kötürümler taşıdım
lakin kör etti eski beddualar
şimdi ne gerek at pulat
son uykusunda yaşamaların
neşter değmiş canların şokundayım
ne bildim
ne dinledim
son ışıklarda
yağmurlarla yarıştı
gözlerim
şimdi direnerek aksıyor
damarsız bacaklarım
yağmurları bekliyorum
karanlık saçaklarda
sevdalandıkça
yıldızları sayardım
eski zamanlarda
nedense yıldızlar da kaymıyor
bir tadımlık acı tuzun
özlemi var dudaklarımda
şarapların da tadı kalmamıştır
sızmıştır içilmeyi
içilmeyi beklerken
çiçeklerin sürgününde
mayalanıp köpürürdü oysa
her sonbahar şarapanalarda
ne o kan işeyen şişelere
can veren ak topuklar kalmış
ne karanlığında mutlu olduğumuz mahzenler
sızmıştır uyumayı
uyumayı denizler
masal dağlarını beklerken
o denizler ki
gün çiçeklerinin baharında
yaşayacaklardır
belki bir sabah vakti
veya büyük karanlıkta
buluşunca
ak martıların koynunda
Kayıt Tarihi : 6.3.2011 16:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
bu yazı ömrümün sonunda yazılacaktı da, aceleye gelmiş olmalı bir mektup gibi.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!