Döne Döne
Hakikat güneşinin henüz akşamındayım,
Pusulam rüzgârgülü, aşk tüter döne döne,
Ol İlahi Vuslatın çekim kapsamındayım,
Özü arayan sesi ney yutar döne döne.
Semazen açıverdi dervişin kafesini,
Ta içimde hissettim neyzenin nefesini,
Eğildim dinliyorum kalbimin aşk sesini,
Duvara çarpan zerre hep Hu der döne döne.
Ruhum Habibi düşler eller açık semaya,
Dilim Esmayı işler beden kalkar semaya,
Bitmez fuzuli işler, sırt çevirdim dünyaya,
Tevhidi arıyorken, gün biter döne döne.
Masivadan sıyrılır içen ab-i şerbeti,
Kendine diyar seçer Hakka vuslat gurbeti,
Asıl akıl sahibi kaçırmaz bu serveti,
Dünyadan uzaklaşıp ruh gider döne döne.
Zikir pervane ise tefekkür kanatları,
Rüku ve secde ile çıkılır gök katları,
Tevekkül neticesi Hakk sunar sanatları,
Miraca vuslat için kalp atar döne döne.
Daldım küre-i arzın çeşit çeşit rengine,
Arşı alaya baktım, ram oldum ahengine,
El açıp niyaz ettim Nihayetsiz Zengin’e,
Yıldızlar nurlarını şen tutar döne döne.
Kul, süsler imanını takva sırçası ile,
İlmi rehber edinir irfan çorbası ile,
Siler kalbin pasını haya fırçası ile,
Mahşeri prova için dil öter döne döne.
Her zerre bir maddeye özünü feda eder,
Gezegen mihverinde şükrünü eda eder,
Gün gelir fani beden doymadan veda eder,
Sonsuzluk lezzetini can tadar döne döne.
Mustafa Hoşoğlu
15.03.2010
Kayıt Tarihi : 11.4.2010 10:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (67)