Bazen bir nabız kadar yakın,
Bazen de bir yıldız kadar uzaksın.
Unutmamak için,
Adını saklı tuttum,
Resmini canlı tuttum.
Gezdiğin tüm yerleri,
Üstünden gittim geldim.
Yakama güller taktım.
Güle adını koydum.
Kendim ile gezdirdim.
Gezdirirken gündüzleri bezdirdim.
Yazdırdım adını,
Yastıklara yazdırdım.
Geceler senle meşgul,
Geceleri kızdırdım.
Yokluğunu bir yüreğe sakladım.
Varsın gibi yaşadım.
Hasretine gem vurup,
Uyandıkça uyuttum,
Yokluğunu çocuk gibi büyüttüm.
Ağladıkça masallarla avuttum.
Düşlerin bu kadar arkadaş olduğunu,
Yokluğunda anladım.
Vakit tamam dön artık.
Hiç bir şey saklanmıyor,
Hasretin uyumuyor,
Adın bile aklımda tutulmuyor.
Buna imkân kalmadı.
Senin gibi,
Cümlesi bedenimi terk etti.
Gem kırıp firar etti.
Vakit tamam.
Dön artık.
Bıraktığın yerdeyim.
Bir kapılı,
Tek odalı evdeyim.
Kapattığın kapıyı,
Çal şimdi!
Göreceksin,
Kapı da hala.
Örümceklerin kurduğu ağ,
Ve bir tek parmak izlerin var,
Duyamazsam,…
Kalkamazsam…
Gelemezsem…
Bir daha çal!
Bir daha çal!
Usanma,
Gitmemişim.
Bil ki evdeyim.
Dönüşünü beklemekteyim.
Söz verdiğim,
Yemin ettiğim yerdeyim.
Açamazsam…
Zorla kapıyı ve gir içeri!
Göreceksin,
Bıraktığın yerdeyim.
Bana inanmamıştın.
Gözüne inan artık.
Ne tuhaftır değil mi?
Sen bana bu kadar yakın olmuşken,
Ben de sana o kadar uzak kalmışım.
Bu muydu benim sonum?
Böyle mi buluşacaktım?
Kayıt Tarihi : 11.9.2013 23:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!