Felaketim gözlerin olacak demiştim...Şimdi mevsimler birbirine karışıyor ve hep gece.Gözlerin...yok.
Ben sigara izmaritlerinden yollar yapıyorum kendime.Ve uğradığım bütün parklarda adını anıyorum.Soranlara eski bir sevgiliyi yad ediyorum diyorum; gülümseyerek.
Oysa hep acıtıyorum,hep acıtıyorum içimi.Cebimde parçalanmış,kırık bir anahtarlık taşıyorum kalp şeklinde.Yani senin bana verdiğin,benimse senden aldığım ne varsa hepsini.
Bir çocuğun misketlerine duyduğu bağlılık gibi cebimden hiç çıkartmıyorum.Gittiğim sinemalarda seni arıyorum.Oysa seninle sinemaya hiç gitmedik biz.Yaşayamadığımız düşleri yaşıyorum belki de.
Sonra sigaram bitiyor,yönümü kaybediyorum...Telefonlarım susuyor.
Susuyor gece.Susmayı bile özlüyorum seninle.Düşlerime geliyorsun yine en sevdalı halinle.Sevişiyorsun ve hep yaptığın gibi,gidiyorsun.Yoksun.Takvimlerde tarihler hızla değiştirdi kendini.
Günler,parklar,şehir,hızla.
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum