Dolunay Şiiri - Sakaoğlu Hasan Küçük

Gurbet elde bir hal geldi başıma,
Kırk derece ısı düştü kışıma,
Bilmem ki kaç öğün kattım aşıma,
Eşini görmedim ben bu yaşıma,
Dolunay doğardı, her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.

Kuraktan yanıyor Harran ovası,
Akan çeşmelerin oldum kovası,
Öylesine iyi geldi havası,
Rengimin değişti, gitti sıvası,
Dolunay doğardı, her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.

Sevdayı batırdık anzer balına,
Arı olduk uçtuk, konduk dalına,
Allah bir hal verdi garip kuluna,
Dokunmadan hiç kimsenin kılına,
Dolunay doğardı, her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.

Melekler yoluma doğru koşardı,
Karadeniz azar azar coşardı,
Kimi kıskanırdı, kimi şaşardı,
Karda iz kalmazdı ama aşardı,
Dolunay doğardı, her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.

Nice gizemlerin olduk hocası,
Gizli ateşlerin mangal bacası,
Gönül köprüsünden geçti nicesi,
İçine düşünce aşkın hecesi,
Dolunay doğardı, her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.

Gönlümüz gülefşan, diyarı pazar,
Arzum duyguları eylerdi nazar,
Bir rahmet gelirdi pazarı bozar,
Islanan kaçardı rahmete kızar,
Dolunay doğardı, her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.

Rüyamda bulutlar önünü kesmiş,
Duydum dolunayım benden çok küsmüş,
Kaşlarını çatmış, yüzünü asmış,
Ardına bakmadan fırçayı basmış,
Dolunay doğardı, her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.

Desem ki suçum yok gel vurma neşter,
Haklısın vallahi pazarı göster;
Küheylanın eyle, istersen ester,
Âzad eyleme de vur, öldür ister,
Dolunay doğardı, her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.

Yüreğini nasıl kırık bıraktım?
İnan ki narına kendimi yaktım,
Hüzünle, hasretle yoluna baktım,
Baktığım yollara eridim, aktım,
Dolunay doğardı, her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.

Işığın vurmuyor artık çeşminden,
Sularım kesildi akmaz çeşmenden,
Korkarım düşmandan dile düşmenden,
Yaralanan yeri vurup, deşmenden,
Dolunay doğardı, her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.

Yüreğim yandıkça figan ederim,
Alırım başımı burdan giderim,
Bedelini hazin hazin öderim,
Katlandıkça buram buram tüterim,
Dolunay doğardı, her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.

Ayrı düştük gayrı yaram kanıyor,
Ciğerlerim uğrun uğrun yanıyor,
Gözlerimden gizli yaş boşanıyor,
Bırakıp gidenim dertsiz sanıyor,
Dolunay doğardı her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.

Cennet sarayının solmuş deseni,
Korlanmış yanıyor, yoktur eseni,
Bir umut bekliyor ondan küseni,
Köprüyü yıkanı, yolu keseni,
Dolunay doğardı, her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.

Şuramda kilitli duruyor kasan,
Gönlümün fermanı yaz, anayasan,
De ki: Altın ile sarsan boyasan,
Bir daha kırarsan bitmişsin Hasan;
Dolunay doğardı, her şey solardı,
Kalbimin içine hep o dolardı.