Say ki benim sana olan düşkünlüğüm, yangınlığım
loş oda duvarlarında dans eden titrek bir mum alevi olsun,
tül perdeli penceremin açıklığında.
Senin yokluğunsa pencereye yönelmiş bir kasırga!
Bilmem saat da kaç kilometre hızla.
Ve say ki benim sana olan suskunluğum, yalnızlığım,
zangır zangır titreyen bir gökdelen temelinde kolon,
Senin gelmeyişlerinse Kainatın sonu şiddetli bir deprem
bir tufan, Kızıldeniz’de sudan bir köprüde bir adım olsun.
Ne bileyim işte, ya da Kerbela’da bir damla su olsun
Ama, sakın gidişlerindeki gelmeyişlerin
yere vurulan Musa’nın Asası olmasın!
Tutunmak nedir bilir misin?
Göklere yükselen balonun selesine düşerken tutunmak!
Parmaklarını hınca hınç tutamaklarına kenetledin mi hiç?
İşte tutunmak buydu senin eteklerine, senin kokuna, sabır’a.
Korkulardan örülen boşlukta.
Şimdi sana olan özlemlerimi bir nefeste
Sıcacık koynunda uykuya yatırıyorum mışıl mışıl.
Bakışlarınla üstümü örtmeyi unutma!
Sevişlerinle, düşünüşlerinle üstümü örtmeyi unutma!
Davetsiz bir meltem gibi gir uykuma.
Kayıt Tarihi : 13.4.2007 13:13:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İçimizde dolaşmak ne güzel. Hürce,Özgürce. Peki neden içimizde bile tıkanıyoruz? . İçimiz bizim değil mi! ? ...
![Orkun Işık](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/04/13/dokunuslarim.jpg)
Tutunmak nedir bilir misin?
Göklere yükselen balonun selesine düşerken tutunmak!
Parmaklarını hınca hınç tutamaklarına kenetledin mi hiç?
İşte tutunmak buydu senin eteklerine, senin kokuna, sabır’a.
Korkulardan örülen boşlukta.
Şimdi sana olan özlemlerimi bir nefeste
Sıcacık koynunda uykuya yatırıyorum mışıl mışıl.
Bakışlarınla üstümü örtmeyi unutma!
Sevişlerinle, düşünüşlerinle üstümü örtmeyi unutma!
Davetsiz bir meltem gibi gir uykuma.
Gerçekten harika tebrikler...
tebrikler
TÜM YORUMLAR (20)