Doksanları getirin bana
Kokusunda eskimiş eşyaların
Hatıralarımız yaşanmışlığımızda
Kaybolurduk sisli ve buruk
Belki bir şiir sefasında savrulurduk,
Menekşeler utangaç olurdu o zamanlar
Öyle her güneşe aldanmazdı
Doksanları getirin bana
İzleyelim film metrajı gibi
Elimde zippo çakmak gazı bitmiş,
Komençero çalsın sabahın köründe
İsyanlı ve özgüvenli gülümsememizde
Haki renk şapkam olsun,
Boğazlı balıkçı yaka kazağım
Siyah ve solmuş üçüncü sınıf
Seherinde saklasın yitik düşlerimi
Sevdamı söylesin popça
Sevdamı ağlasın arabeskçe
Sebebini sorma gülüm
Zaman geçtikçe yaman çelişkiler
Ve dilsiz bir dünyada yapayalnız kaldık
Onlarca kanıt içinde bilgi çağında
Telefonlar hayatımızın ortasında
Parmak şaklatacak kadar kolay
Ulaşılması basit hissettirdi
Hissetmesi imkânsız pes ettirdi
Bir dönem bitti geçti zamansız
Geriye kalan lakırdıcı boş sözler
Sadece bir çift anlamlı göz !
Akılda kalan bir iltifat
Tortusu bile yeterdi şimdi olsa
Sımsıcak kesişmelerin..
Doksanları getirin bana
Bir bir ayıklayalım hatalarımızı
Yeniden başlayalım
Unutalım toyluklarımızı...
Ali Kemal Tavukçu
Kayıt Tarihi : 12.2.2021 15:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Sanırım "ayakta kalanlar", en değerli olanlar olurdu ve kolayca laf ebelerine kanmazdık!
...
İşte gün...
Konuş
Konuş
Her gün tonlarca konuş!
İçi boş...
Kendi gibidir, lafın çıktığı yer!
Maalesef...
Emekle, uğraşla daha bir değerliydi dün..
Tebrikler Ali Kemal Bey....
Teşekkür ederim hocam değerli yorumunuza, saygı ve selamlarımla
TÜM YORUMLAR (1)