Amazondan Maldivlere, Kaçkarlardan Toroslar'a bugünlerde tomurcukların güle gebe kaldığı, filizlerin yeşile aşık olduğu,çimlerin sevdasını kucakladığı, mahlukâtın ise baharı müjdelediği, koşturmacaları ile doğanın uyanmasına şahit oluyoruz.
Tabiatın işleyişindeki kusursuzluk, kar suyu ile beslenmiş toprağı yüreğindeki binlerce tohumla birleştirip, Nisan ayıyla ılgıt rüzgarlar eşliğinde mayalayıp canlıların hizmetine sunmasıyla adeta umutsuzlukları öteleyip geleceğe yelken açtırıyor.
Kasvetli günlerin girdabından çıkıp, şöyle bir nefes aldığında,menekşelerin kokusu genzimizde halay çekerken, çekirgenin resitali, karıncanın işbirliği, arıların polen gayretiyle aynı zamanda binlerce meyveyi döllemeleri, cemrelerin atmosferi ısıtması bizlere de sunulmuş bunca nimetin imâlatında nice "kamu görevlileri"görebiliyoruz.
Yedi rengin gülümsediği gökkuşağını görünce ucunun nereye konduğunu irdelerken, acaba altından geçilir mi sorusu hep zihinleri meşgul etse de onu oluşturan bahar yağmuru ekilecek ürünlerin ve toprağın koynunda hasret giderdiği vuslatı olacaktır.
Amazon ormanları nasıl bir kıtaya hayat veriyorsa, bölgemizin de yeşille donatıldığı bu mevsimde çıplaklığını libasını giyerek örten, canlıları da güneşten gölgeleyen , bülbülün türküsünü, Kekliğin Palaz'la sevgisini, Ceylanın ürkek kalbini dinleyebilirsek, ruhumuza da bahar gelecektir.
Zira düşünenler için her gülün kıvrımında bir kelebek niyaz halindedir.
Mustafa Mazlum 2Kayıt Tarihi : 7.6.2020 16:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!