İliklerine kadar sıktı bizi,
Bu batıl inançlı kum diyarlarında,
Yaptığımız nefes kesen yolculuk,
Mecnun gibi çölleri aşırttı,
Leyla'yı delirtti.
Dokunduk tanrıların fosillerine,
Girdik karanlık çağların derinliklerine,
Akrepler, köstebekler, yılanlar, sırtlanlar, çakallar,
Salya akıtan kanlı dişleriyle,
Hırlıyordu ayak izlerimize.
Çöl dünyasının kutsal değerlerine,
Tükürdük susuz dillerimizle,
Emeğin ve sevginin kutsallığını getirdik,
Bir tanrıça gibi çıplak ve yalınayak,
Dağlara düşen yüreklere,
Sevgi dolu dervişler aracılığıyla.
Her adımda karşımızda duranlar,
İlahi mit sahiplerinin,
Salyalı, sadakalı, tecavüzcü pislikleri,
Yerde sürünen kitlelerin açlığı ise,
Derilerinde ve beyinlerinde yer eden,
Ahlak ve din satıcılarının diş izleriydi.
Kasım Kobakçı
Kayıt Tarihi : 6.3.2024 23:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!