Edep perdesinin kalktığı
mahfillerde,
İmtihanı başlar,
Yusuf yüzlü gençlerin.
Silkeledim üzerime yapışan bakışlarını,
Doğum sancısı çeken,
Kısır kadınların.
Kaç namahreme gülümsedi,
Gençliğim kadar zinde
ve diri kızların,
Gül kurusu dudakları.
Sofrada kudret helvası ve bıldırcın,
İnsanlar soğan sarımsak derdinde.
Yağmurla toprağın aşkı,
İrem bağları,
Şimdi Şarap sofralarinın ambarı.
Bir hırs ugruna Dünyayı ateşe verir, Yasak aşkın gayri meşru çocukları.
Baş aşağı asılmış yarasalar,
Karanlığı bekler.
Devrin ritmine uyar,
Çıplak ayaklı çingene kızları.
Bilmem ki bu çağda kimi taşlar,
Şaşkın Ebabil kuşları.
Yazılmış bir kitabın,
Soluk sayfasıyım Buhara'da.
Ümmetin kesilmiş başıyım,
Kerbelada.
Uzaktan güdümlü başsız milletler,
Ümmet olamadılar.
Mülteci oldular anca,
Meymenetsiz kapılarda.
Soğuk denizlerde boğuldular,
Kurşuni şafaklarda.
Bir yatırdan medet umar oldu,
Ölü insanlar.
Ölüler! Ölüler!
Dirilmeyi unuttular!
Şükrullah Yavuzer
Kayıt Tarihi : 30.10.2022 21:32:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Şükrullah Yavuzer](https://www.antoloji.com/i/siir/2022/10/30/dirilmeyi-unutan-oluler.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!