Hayatı kuran gizemli sevinç,
seni beni dağıtır, hem de üzer.
Güç, beğeni, nefret ezdikçe ezer.
Sıkıntı, eylem, coşkuyla bezdikçe bezer,
hınç, yasasıyla işler, meğer ki devran
böyle döner. Bu öyle bir kesinliktir ki,
insan en ufak hatayı bile gün olur ağır öder.
Yetkinlik, merak herkese göre değil,
ne kadar başarsan, ayağın gene sürçer.
Kazanırken hem kaybedersin,
herşey başladığın yere döner.
Uzaktan duysan müziği,
kapılıp gitsen rüzgara,
durup dinlensen bile,
karşıdan gelir tarihin.
Bir an geldiğin göz göze,
gökler dolusu benliğin.
Sus da dinle fısıltısını yarının,
hala başladığın yerdesin.
Kayıp zamanın diyeti,
eriyip, eskiyen tenin.
Burda ne olursa olsun niyetin,
dünyanın türküsü fısıldar,
hala başladığın yerdesin.
Tanrım, bu çöken zaman
artıkları değildir beklediğim.
Bize öyle bir kapı aç ki,
sızılarımız dinlensin, dinsin.
03/08/2007
Gökhan OflazoğluKayıt Tarihi : 3.8.2007 00:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!