seninle el salladık ışık yollarının içinde süzülen
yeşil zümrüt kuşuna
küçücük zamanlar bıraktık
havada, suda
ateşte toprakta
içimize sonsuzluktan bir soluk üflenmişti sanki
yeni doğmuş bir bedende çok eski bir ruh gibiydik
artık sen varsın istemediğim kadar
derin bir hasretin içinde
sabah hiç olmayacakmış gibi
yıldızları saydım bir bir
kızıl alevli
kelimeler cümleler arasında
hep eksik bir şeyler bıraktım
üzerine mühür vurulmuş
hani yüreği sızlar insanın bir şeylerden
yanaklarından süzülür hatırladıkları
sesini dinlersin sonuna kadar
ismini duyduğunda yokluğunu öğrenirsin
ben seni kendim gibi sevmiştim
kendimi senin kadar …
farklı yerlerde olsak ta acımız aynı
uzun bir gece gibi derin
gözlerin aklımda
sensiz kelimeler düşer zihnime
sigara dumanları şikayet eder seni ciğerlerime
uykusuz geceler de...
zaman durur vurulurum
ilanihaye ateşten mevsimlere sürülürüm
dinlediğim şarkılar hep arabesk
batsın bu dünya
şikayetim var …
senden habersiz,
gam denizine sürgünlüğüm
sana kal diyemem giderken
sevmek kadar ayrılıkta kader
ama giderken bile ışığın yol göstersin anılara
her anımın şimdisi
haydi git
gidebilirsen eğer
redfer
İlyas KaplanKayıt Tarihi : 30.7.2018 19:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!