Aşka bu kadar fazla anlam yüklemek sanırım sadece biz insanların işi.
Elimizin ve dilimizin değdiği her şeyi tecavüz edip namusunu kirleten, kendimize ait olmayan,ve hiç bir zamanda sahip olamayacağı dünyevi varlıklar uğruna çirkefleşen,birbirini hunharca öldüren öldüremediğini süründüren,
başkalarının acıları üstüne basarak mevki sahibi vicdan fakiri biz insanlar.
Biz büyük insanlar tepişirken çocuklar yetim ölüyor karada ve artık denizlerde de, uğruna can verdikleri sıfır kilometre hayallerine ve umutlarına aynı zamanda da suçsuzluklarına kör olan sağır olan lal olan beyni sağduyu yoksulu evet biz insanlar.
Biz insanlar ne ara aşk denilen o yüce kavramı kendimize benzetip bir kakafoni
orkestrasına çevirmeyi başardık hala anlayamıyorum.
Açıkçası ellerimiz kan ve gözyaşına bu kadar bulaşmışken aşktan sevgiden bahsetmemeliyiz bence,bahsetmemeliyiz saflıktan temizlikten bahsi bile geçmemeli merhametin.Egoizmin tüm bedenimizi istila ettiği bu kiralık dünyada,gerçekten gerçek aşkın var olduğuna kim inandırabilir beni gerçek aşk diyorum evet yanlış duymadınız gerçek aşk, o kadar saptırmış ki anlamını insanoğlu artık kendi icat ettiği aşka inanmış.Günümüz insanlarının aşkla yaptığı birkaç örnek verebilirim utanarak gelmişimden geçmişimden ve geleceğimden.Örneğin aşkla öldürüyoruz,
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta