gündoğusu, güneşin rengine inat, nasıl serin eser bu saatlerde
yüreğim eğer saklanmış olmasa, kanatları arasına bir güvercinin
inan kıyamet ertesi gibi üşürdü yüreğim,
öyle çok üşürdü…
....
kanatlarımda emanet bir yürek, dağlar aşıp denizler geçerek
tel örgüler üstüne konuyorum, o yürek adına hareket ederek.
sol yanımda çocuk bahçesi, diğer yanım kahkaha şartnamesi
kör ebeler sağır muhbir, salıncaktaki zincirler asayiş görevlisi.
ama biz söz verdik birbirimize, sakladığım o yüreğin sahibi ile
anlamsız yasaklara karşı başkaldırıları,
önce çocuklardan başlatacağız diye.
/düşümdeki bahçede, düşe-kalka oynuyor çocuklar
kanayan dizlerinden öpüyorum, nasıl da kahkaha atıyorlar.../
bir cesaretle amaçtaki güzellikten, yarınlara doğru yol alırken
tel örgüler üstüne konuyorum, gene sabah ve gene çok erken.
ne güzeldir bilebilseniz, göz alabildiğine kırlar ve masmavi deniz
keşke burada koşmak ve yüzmek, yasaklanmıştır demeseydiniz.
kumdan kalelere su veremeyecekse dalgalar, başka ne işe yarar
ve lüle saçlar üstüne taç yapılamayan,
ece parlağındaki papatyalar.
/sahile doğru koşarlarken öyle havalanıyor ki etekleri
dalgaların altında sırılsıklam, hepsi birer deniz yıldızı sanki.../
hiç yorulmadan böylece, sonsuza kadar uçardım gündüz-gece
eğer teller diken doğurmasaydı, konduğum o duvarın üstünde.
ama gökyüzü hayaller açıyor hala, alabildiğine özgür bulutlarla
bir de dağıtmaya çalışmasalar, bir ağızdan üfledikleri yasaklarla.
söyleyin hangi bulut taşır yağmurları ve hangi yağmur yağardı
bilselerdi çocukların yüzünde gözyaşı olup,
bir çil bile olsa, ıslatacaklarını.
/duvar, çocukları saklasa da balonları saklayamıyor
hepsinin içinde bir bulut ve ufuklarında umut, öylece uçuyor.../
....
günbatısında tutsak olsa da güvercinim, ona emanet yüreğimle
biliyorum yarın gene gündoğusu, yeni bir güneş daha doğuracak
belki biraz üşüyecektir yüreğim ama,
inan asla donmayacak…
Kayıt Tarihi : 17.10.2011 00:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Dedim ki: Nasıl bir şiir yazayım… -Bir çocuk yüreği gibi, balonları olsun, umutları olsun, kaydırakta da sallansın. Dedim ki: Ya başka… -Papatyalardan başına taç yapsın, sarı saçlı lüle-lüle, çilleri de olsun, döndükçe etekleri de havalansın, işte böyle benim gibi… Dedim ki: Peki sonra… -? .? . Ben sözümü tuttum ama sonrasını o bilmiyordu, ben de bilmiyordum, güvercin hiç bilmiyordu.. Kara gözlüklü, kara bakışlı adamlar var ya hani karanlıkta yaşarlar ve gözleri hedefte, parmakları tetiktedir. Onlar biliyordu sadece. Bizim mücadelemiz de onların bildiklerini tersine çevirmek içindi.
yeniden okumak çok güzeldi...
Sonsuz saygı ve sevgilerimle..
Çocuk hayattır...Çocuk olmazsa hayat son bulur...
Bir çocuğun, o güzel gülüşünde kısacık hayat öyküsü vardır. Ama buzdağının görünmeyen kocaman yüzü gibi; o gülücükte hayatın özeti saklıdır.
Bir çocuğun masum bakışıyla son bulur bazen ayrılıklar...
Bir çocuğun göz bebeklerinde umut vardır çoğu zaman...
Bir çocuğun düşlerinde aşk vardır mesela...
Hayalindeki masallarda periler cirit atar, zümrüd-ü anka kuşları uçarlar.
Sevgiyle işlenmiş gönüllerse eğer...Onların gönülleri sıcacıktır. Sevgiyle doludur onlar.
Onların masumiyetiyle dünya döner bence...
Hatta bizlerinde onlar gibi, sınırsız düşleri olmalı….
Olmalı ki! Hep bir olalım ve birlikte düşleyelim güzel bir geleceği....
Daha nicelerine...Saygılarımla...
biliyorum yarın gene gündoğusu, yeni bir güneş daha doğuracak
belki biraz üşüyecektir yüreğim ama,
inan asla donmayacak…----Cevat hocam çocukluk en şiddetli ateşi yanan yürek üşümesidir ,biraz çocuk kalmak en güzel yangınları çıkarır harika bir giriş ve nefis bir final kutluyorum saygılar sunuyorum.
Bir çağ bir diğerinin içine karışmaz üstüne yıkılır...Alem tufan diye feryad ederken şaire sorsan 'elsa'nın Gözleri' der susar...
demek geldi içimden...Dehşetle kutluyorum usta...Bir şiir sever olarak teşekkürler bu şiir için...Sonsuz saygılar size...
TÜM YORUMLAR (119)