Denizden çıkmış kadar ıslak
Günaha girmiş kadar çıplak
Hiç olunmamış kadar sensiz
Hiç olunmamış kadar sevgisiz
İşte benim tarifim
İşte senin tarifin
Güneş bulur bizi
Her nerede açmışsak gözümüzü sabaha
Kah mavi bir gökkubbenin altında
Kah zümrüt yeşili bir dalganın kucağında
Özlem özlem kabarır içimizde hasretimiz
Sıcacık demli bir çay olsan bardağımda
Soğuğa inat seni nasıl yudumlardım
Bir iki tanecik zeytin olsan tabağımda
Açlığa inat seni nasıl katık yapardım
Vakitsiz bir çiçek olsan bahçemde açan
Seni hiç koparmaz
Ben seni yavaş yavaş
Ben seni sindire sindire,
avaz avaz yanlızlıklarımı dindire dindire,
Aşkı kaderin üstüne bindire bindire
Inatla direnip sevgisizliklerime
Sıcacık bir somun ekmek
Bir güleç çocuk yüzü
Mutluluk veren bir oyuncak
Dumanı tüten bir bardak çay
Bir kış sabahı
Sevgiyle verilen bir gül
Gerçek değil bu
Sen sevgi değilsin
Sen beklemek
Sen özlemek değilsin
Bu hiç gelmemişliğin
Aslında hiç olmamışlığın
Ansızın karşıma çıksan
Oracıkta yığılsam
Sabaha kadar ayılmasam
Ve sen hiç yokolmasan
Sen bana
Bir sokak arasında yürürken
Gözüm takıldı yukarı doğru
Allahım ne çok ışık
Ne çok pencere
Ve
O pencerelerin arkasında
Aaah! Ah! Yeniden çocuk olsam
Koşsam oynasam
Pembe pembe hayaller kursam
Kendime sadece mutluluğun olduğu
Gerçek bir dünya yaratsam
Hep o dünyada yaşasam
Gözlerin sözlerin bittiği yerde mi başladı
Gözbebeğimin ucunda mı kaldın bilemiyorum
Öyle sıcak sıcak, öyle ılık ılık, öyle ben gibi bakmasaydın
Yine böyle hareketsiz kalır mıydım bilemiyorum
Hayalin uykumun bittiği yerde mi başladı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!