Devrimekaninda Corak Seyri Seferin

Ürküten tarumar devrimekanında çorak seyri seferin
Bilenmiş ve beslemeleri ortalığı kasıp kavurarak ciritleyip kol gezdiği
Kuledeki saate zamandaki zarfa profildeki asit bazlı düzensiz durumsuzluğa
Daha bir erken bozuluyor caddeler sokaklar kentler ve şikayet kutuları
Daha erken kirlenip paslanıyor azap dolaşımı nutku durgun dünya
Daha bir erken yıpranıp eskiyor doğru dürüstlüklere alıcısı olmayan cinnette insan
Tundradan steplere çırılçıplak bir yıldız kaymasını kaybolmaya yüz tutmuşluğa rehber edinip
Herşey gözalabildiğine yalnızlığının inzivasıyla sürükleyip gezdiren iç bükeylerde pür tetik
Süslü bir mezar gibi naylon nitrikten savrulup salınarak iki derede bir arada mevsim Kırlangıç
Bir göğün ıssız derinliklerine bir sığ suların sakin yüzüne dalıp dalıp çırpınırken
Yavaştan yorgundan uslu alfabelere silinip sönükleşiyor dil ile pervane ve çeng ile çıra
Akıl baştan ömür yaştan siyah bir lamba gibi fitiil fitil
Alevlenip parladığı yerin ocağına bucağına savruk dökün güz albümü gösteriyor
Essin de ,
Açık penceresi deli poyrazlardan taze çiçekler kokusu getirsin dediğin rüzgar
Orda duran saksıları yıkıp deviriyor
Suyuna toprağına hoyrat gönüllü yanmış kavrulmuş güllerin
Selamdan sabahtan postasız pulsuz haziran mektupları dağıtan

Seyfi Karaca…. Mayıs/23