Deve Taşı Şiiri - Ali Ulvi Şahin

Ali Ulvi Şahin
160

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Deve Taşı

Karaman’dan, Kasaba’dan geçerken;
Yolun sağ yanında bir deve taşı.
Ovalardan nice oba göçerken;
Dayan şu feleğe, dur deve taşı!

Üzerinde bin bir yılın tozu var,
Nice çetin kışı, kurak yazı var,
Kim bilir ki hangi Bey’in izi var?
Anlatamaz dili, sır deve taşı!

Çevresinden padişahlar geçtiler.
Yiğitler at bindi, düşman biçtiler,
Şahadetin şerbetini içtiler;
Türlü şahitliğin var deve taşı!

Yavuz Selim eydür: “Çamur var! Çemren! ”
Türk’ün yüreğinde, eridi temren.
Bileğinde güç var, kır atta derman;
Urun ha yarenler, ur deve taşı!

Bu millet millettir, on beş bin yıldır,
Yarında güçlüyüz, güçlüydük bıldır,
Ya Rabbim Türklüğe kendini buldur!
Gönül senden muhkem sur, deve taşı.

Hangi güzel basıp, deveye bindi?
Hangi gönüllerin yangısı dindi?
Hangi melek bilmem, üstüne indi?
Birazcık ip ucu ver deve taşı!

Deve taşı bir kayadır; kocaman,
Etrafı boş, görünmez bir eleman
Karadağ’dan ovaya inen duman;
Bazı yağmur, bazı kar deve taşı!

Beleşçi arkadaş adresler sordu.
“Selam götüreyim” bile diyordu.
Uğrayıp doyunmak da istiyordu,
Seni tarif ettim. Gör deve taşı!

Bir taş mısın gerçek, neren kazılır?
Bir taşa da ancak böyle yazılır.
Ali Ulvi yeter dostlar bozulur;
Sana da bakarlar hor, deve taşı.
15 MAYIS 2012

Ali Ulvi Şahin
Kayıt Tarihi : 9.11.2013 10:53:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Ali Ulvi Şahin