devasa binaların ortasında konuşmayı unutmuş dilleri kurutuyor ihanet
uykularımın ne önemi var ki artık ya da yavru kelebeklerin tütsülenmiş kanatları
esmer eriklerin tatlımsı yakarışları
tanrının ne önemi var ki artık
güneş yayından fırlamış bir mızrak gibi tüm serçelerin sosu kandan üretilmiş
beyaz örtülü masaların dişi göbeğinin tam ortasında ham maddesi lavralardan oluşmuş bir vazo içinde dudaklarımızın dokunuşlarının sessizliği çığlık çığlığa mavi bir akşamda saçlarının maviliği tanıklık yapmıştı
İstanbul bana hep seni hatırlatıyor.
Çünkü onun gözleri de en az seninki kadar yeşil.
Hala, gülümseyen bir lale gibi
bana sürgününü gönderiyorsun
dört yanı çevrili bir kale gibi
Devamını Oku
Çünkü onun gözleri de en az seninki kadar yeşil.
Hala, gülümseyen bir lale gibi
bana sürgününü gönderiyorsun
dört yanı çevrili bir kale gibi
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta